Haber: Sami Özçelik / Artvin

13882306_1423160121031269_8776672210974557062_nRize Meydanından Atatürk Heykeli’nin kaldırılması sonrası gelen tepkiler, heykeli Valilik önüne getirdi. Ancak 2005 yılında bir Atatürk Heykeli’nin kayıp olduğu haberi gazetelerde yayınlandı. Buna tepki gösteren Rizeliler de oldu. Özellikle Artvin bu konuda çok daha hassas… Gazeteci hemşehrimiz Necati Gürsöy, Atatürk’ün Rize’yi nasıl çay başkenti yaptığını anlatan bir yazı kaleme aldı. Yazıyı sosyal paylaşım sitesindeki sayfasından da yayınladı.

İşte o yazı;
Çay konusunda bilinenin aksine çok büyük bir varlık gösteremeyen Osmanlı, bu sırada I. Dünya Savaşı’nı yaşamış. Kaybettiği topraklar ve ticari anlaşmalar nedeniyle bir kültür haline gelen kahveyi oldukça pahalıya ithal etmeye başlamış. Yemen’den gelen kahveler çok pahalı bir hal almış.

Bu konuda önlem alınması gerektiğini düşünen Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye topraklarında yetiştirilebilecek bir bitki olan çayın yaygınlaşması için çalışmalara başlamış. Kahvenin pahalı yüzüne karşılık çay, daha ucuza imal edilebilen ve kolay ulaştırılabilen bir içecek olmuş.

13325725_10154225021393674_6020706820040098998_n20.yüzyıla kadar çayla çok haşır neşir olmayan Türkler, 1900’lü yıllarda Karadeniz’in özellikle Rize ilinde çayda önüne geçilemez bir büyüme gözlemlemiş. 1924 yılında devlet tarafından Rize’de çay yetiştirilmesi konusunda bir yasa çıkarılmış. 1930’lara gelindiğinde Gürcistan’dan alınan 70 ton siyah çay tohumu ekilmiş ve Rize’nin bir çay yıldızı olması sağlanmış.

Dönem dönem yapılan tüm regülâsyonlara rağmen, dünyada en yüklü miktarda çay üretimi gerçekleştiren ilk 6 ülke arasındaki yerimizi almışız.

Atatürk’ün teşvikleri ve bölgesel kalkınmanın sağlanmasıyla birlikte Türkiye artık çay konusunda dünyada hatırı sayılır bir noktada yer alıyor. Bunun nedeni yalnızca üretim bazı değil aynı zamanda çay içme oranının da oldukça yüksek olması.

Kişi başına ortalama yıllık 6.87 kg çay tüketimiyle Türkiye, dünya üzerinde en çok çay tüketen ülke. Bir düşünün, çayın gelişmesine öncülük eden İngiltere’nin arkada kaldığı bir listeden bahsediyoruz.

Günümüzde çay, Türkiye’de günün her öğünü içilen ve özellikle içine asiditesini değiştirebilecek herhangi bir ek gıda olmadan tüketilen biçimdedir. Demlilik oranlarına göre farklı isimler alır. Bunun yanı sıra toz şeker ya da kıtlama şeker türleriyle tüketilir.

Günümüzde çay kültürü bambaşka bir yazı konusu diyebiliriz. Ayrıca içine sadece çayla henüz yeni tanışmış sayılan Türkiye’yi almak olmaz. Çin’den başlayıp gelebiliriz günümüze.