İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından Üsküdar Meydan Projesi kapsamında hazırlanan deniz dolgusu planlarına ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı  “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir” kararını verdi.

İBB tarafından Üsküdar Meydan Projesi kapsamında Üsküdar sahilinin doldurulmasına ilişkin hazırlanan imar planları ilk olarak aralık ayında İBB Meclisi’ne gelmiş. Planlarda dolgu alanına ilişkin, ‘bu proje ile her yönde yaya ulaşımı kesintisiz olarak sağlanacak, çeşitli açık alan organizasyonları düzenlenebilecek, olası deprem ve benzeri afetlerde toplanma alanı olarak kullanılabilecek’ ifadelerinin kullanılması dikkat çekmişti. CHP’li Meclis üyeleri imar planlarına karşı çıkmış, deprem anında “tehlikeli” olabileceğini söylemişti.

İmar planları CHP’li Meclis üyelerinin itirazlarına karşın AKP’li Meclis üyelerinin oylarıyla bakanlığa gönderilmişti. İBB 22 Aralık 2016 tarihinde proje için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Bakanlık da projeyi jet hızıyla onaylayarak ÇED sürecini 26 Aralık 2016 tarihinde başlattı. Bakanlık süreci önceki gün sonlandırarak “ÇED Gerekli Değildir” kararını verdi.

‘1.DERECE DEPREM BÖLGESİ’

CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, bölgenin büyük deprem riski taşıdığını ifade ederek, “15 milyonluk nüfusuyla büyük bir deprem tehdidi altında olan İstanbul ilinin Üsküdar ilçesinin de büyük bir kısmı 1.derece deprem bölgesi olarak tanımlanmaktadır. Bu derece yüksek risk taşıyan bir bölgede ÇED raporuna ihtiyaç duyulmaması büyük bir risk değil midir?” sorusunu yöneltti.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin yanıtlaması istemiyle TBMM  Başkanlığı’na önerge sunan Yarkadaş, şu soruları yöneltti:

‘ÇED RAPORU’NA NEDEN İHTİYAÇ DUYULMADI?’

“1- Üsküdar Meydan Projesi kapsamında hazırlanan deniz dolgusu planlarına ilişkin “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir” raporu verilmesinin gerekçesi nedir?

2- 15 milyonluk nüfusuyla büyük bir deprem tehdidi altında olan İstanbul ilinin Üsküdar ilçesinin de büyük bir kısmı 1.derece deprem bölgesi olarak tanımlanmaktadır. Bu derece yüksek risk taşıyan bir bölgede ÇED raporuna ihtiyaç duyulmaması büyük bir risk değil midir?

3- Denizden alınacak alan miktarı nedir?

4- Çakılacak kazık adeti kaçtır? Kazık boyları, çapları, kazıklarda kullanılacak beton ve donatı miktarı ne kadardır?  Bölgeye mobilize edilen dolgu ve bölgeden taşınan atık hafriyat miktarı ne kadardır? İlgili kalemlerin tutarı ne kadardır?”