HUZURUN “BAŞKENTİNDEKİ”
HUZURSUZLUĞUN YIL DÖNÜMÜ

Sami Özçelik

Huzurun başkentiydi. Hatta olaylar yaşanmadan 3-4 gün önce dönemin valisi onu Türkiye’nin en huzurlu kenti seçmen TÜİK’in raporunu Valilikteki turizm atağı toplantısında konuşuyordu.aklımızla alay eder gibi.. meğerse maden şirketinin çıkışına hazırlık yapılıyormuş!!!

Turizmcilerle 5-6 saatlik toplantı yapılmıştı. Ama o toplantı esnasında önce bir cinayet haberi geldi. Vali dışarıya çıkıp bilgi aldı. Nazar değmeye orada başlamıştı! Göbek adı cennetti. Hatta O’nu görmeden yapılan cennetin tanımlarının eksik kalacağını söyleyenler oldu. O’na göğe komşu topraklar diyen ünlü şairler vardı. Göğe komşu olmak… Allah’ın özel yarattığı yer anlamına geliyordu. Hatta ona bakıp, cennetin direklerinin çürüdükten sonra düştüğü yer olarak tasvir edenler oldu. Uüruna en çok şiir yazılan illerin başındaydı. Kardeşliğin, dostluğun , mertliğin harmanlandığı çok özel bir coğrafyanın adıydı. Burada etiket, marka değersizdi, insan, doğaydı marka…

ARTVİN HALKI 15-16 ŞUBATI HİÇ UNUTMAYACAK!

Yerüstü zenginliği göz kamaştırıyordu. Alternatif Turzmin Alternatifsiz ismiydi o, Eğitimdeki misyonuyla Türkiye’de parmakla gösterilen aydınlığın adıydı. Kuzey doğunun gece yıldızı, gün boyu ise güneşiydi. Dedim ya burası huzuristandı. Barışın başkenti, sevda türkülerinin horonların, halayların yamaçta da oynanan tek adresiydi. Vadileri, dağları, köyleri, mezraları, yaylaları, insanları bir araya geldiğinde sevgi, saygı, insanlık, yaşam, mutluluktu.

Taki 16 Şubat 2016 tarihine kadar. O güne kadar gazı elektriklerin olmadığı zaman gece aydınlatmak için 7-14 numara lamba için alan, plastik merminin sadece adını duyan, robocop’u, JÖH’ü, PÖH’Ü teröristlerin olduğu yerlerde, bölgelerde haberlerde duyan ve gören Artvin, 16 Şubat günü hepsini gördü, yaşadı.

Hukuki mücadele devam ediyordu. 25 yıl boyunca demokratik ve hukuki çerçeve dışına hiç çıkmamış, devletine, milletine hor bakmamış, bir cam kırmamış, bir can yakmamış Artvin insanına sıkılan gazın, atılan plastik merminin, vurulan cupun haddi hesabı yoktu.

Genç , yaşlı, kadın, ihtiyar, engelli, çocuk aklınıza gelen her kesimden insanlar vardı orada. Ellerinde hiçbir ey yoktu. Tek bir istekleri vardı, tek bir dertleri, Cerattepe mabedine, namahrem eli değmesin. Cerattepe Artvin’in beyni, alnı, başı.. Buraya vurduğunuzda tüm Artvin’i öldürmüş olacaklar! Bunu Artvin Halkı çok iyi bildiği için çeyrek asırdır direniyor. Madencilerin en büyük sermayesi her zaman yalan olmuştur. Halkın arasına nifak sokmak olmuştur!..

ARTVİN HALKI GEZİCİ DEĞİL BU COĞRAFYANIN

MAYALARIDIR KIZILDERİLİLERİDİR !

Maalesef Artvin insanına Yavru Gezici” denildiğinde daha çok incindi. Çünkü Artvinliler hiç gezici olmadı. Onlar bu coğrafyanın Kızılderilileri, Mayalarıdır. Peki ama siz kimsiniz? Gözü yerüstündeki cenneti görmeyen, sadece yerin altındaki madene odaklanan, madenden başka hiçbir şeye değer

vermeyen gelmelerisiniz!.. Burada şu kadar yıl kalacağız, madenimizi alıp gideceğiz diyen çıkarcılarsınız.

Cerattepe’ye dokunduğunuzda duvarın önemli köşe taşından birisi oynayacak.Ve bu duvar yıkıldığında altında kalacak olan bir şehirdir. Bilimsel raporlar, bilim insanları bilimsel çalışmalarla bunu onlarca kez ispatladı.

Eğer burada madencilik yapılacaksa tercih yapılması gerektiğini açıkça yazdı. Mahkemeler bunu onayladı.”Ya Artvin Ya Maden” dedi. Siz ne dediniz? Hem maden, Hem Artvin Hem Turizm!.. Dünyada böyle bir üçlü kombinasyon yoktu! Böyle bir bilim, böyle bir öğreti hala da yok!.. Öyle ya sizin söyleminize göre, 70 yıldır maden çıkarılan , bağrı oyulan, Murgul, Damar şaha kalkmalıydı!. Damar’da 5 yıldızlı oteller zinciri olmalıydı.Bu sizin yalanınızın resmi değil mi?

Hukuk, herkesin uyması gereken evrensel kurallardır. Sana, bana, ona ayrı ayrı hukuk olur mu? Madenci hiçbir kurala uymayacak, hukukun arkasından dolanacak, hukuku sakız gibi çiğneyecek, hukukla , insanlarla dalga geçecek, ama yaşam alanını, doğayı geçmişini, geleceğini korumaktan başka hiçbir derdi olmayan insanlara terörist, gezici, ülkenin gelişmesini istemeyen vatan haini diyeceksiniz. Artvin insanı bunu asla kabul etmez!..

16 Şubat 2016 sonrasında Artvinliler kendisine bunu yaşatanlara kırgın. Hukuka, devlete, millete saygısızlıkta sınır tanımayan maden şirketine, destek verenlere , başımıza bela edenlere kızgın ve de küskün.

Çıkacak maden, maden şirketi hesabıyla yurt dışına giderken kazanan sadece maden şirketidir!.. Çünkü maden yasası talan yasasıdır. Dünyada eşi benzeri yok Devletin, milletin madenleri, yeraltı kaynakları şirketlere peşkeş çeken bir yasayı ağızlarına almıyorlar. Çünkü işlerine geliyor. Maden şirketlerinin Bu kadar ısrarcı olmasının altında yatan büyük rant değil mi? Artvin insanı Anayasal hakkını kullanıyor. 56. Maddeye istinaden, devlet ve milletin çevre konusunda birlikte hareket etmesi gerekiyor.

Ama anayasa değişikliği ile bu maddeyi de devre dışı bırakacaklar!. Çevre neymiş, insan ne? Doğa, habitat hikaye, geçiniz bunları. Varsa yoksa, altın, döviz, para!..

Cerattepe’de maden şirketi 1 yıldır Artvin’in beynindeki ur gibi orada duruyor. Bu sözü dönemin Başbakanı Davutoğlu’na Belediye Başkanı Kocatepe söylemişti. Beynimizdeki Altın Ur Cerattepe yüzünden hiç bir şey yapamıyoruz! Ama maden şirketi devletin verdiği söz gereği mahkemeler sonuçlanana kadar, hukuk süreci bitene kadar hiçbir yapmayacakken maalesef kazanacakmış, hukukun sonucunu önceden biliyorlarmışçasına alt yapı çalışmaları yapıyorlar.

Aklıma bundan önceki maden firması geldi. Onlar da acele acele aynı şekilde çalışıyorlardı ve 3 günde 2 binden fazla ağacı kestiler. Sonra mahkeme kararı bu bölgenin asla maden alanı olamayacağı şeklinde gelince, bir gece ansızın defolup gittiler. Ama olan oradaki doğaya oldu. Hukuka saygı duymayanlara ben de saygı duymuyorum!..

ESEN KALIN