Sami Özçelik
Artvin

IMG_3979

Yeşil Artvin Derneği “5 Haziran Dünya Çevre Günü” Nedeniyle Basın Açıklaması Gerçekleştirdi.

Yeşil Artvin Dernek toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen basın açıklamasına Yeşil Artvin Dernek Başkanı Nur Neşe Karahan, CHP Kadın Kolları İL Başkanı Gülşen Kurul, Merkez Kadın Kolları İlçe Başkanı Neslihan Küçükay, Artvin D

Faal Gazeteciler derneği Başkan Yardımcısı Sami Özçelik, dernek yöneticiler ve çevreciler hazır bulundu.

Türkiye genelinde eş zamanlı yapılan ve Antalya’da karanlık bir cinayet sonucu katledilen Çevreci çift Ali ve Aysin Büyüknohutçu’ya adanan açıklamada şu ifadeler yer aldı;

Bygün 5 Haziran Dünya Çevre Günü. Bu yıl ki Dünya Çevre Günü’nü Ali Ve Aysin Büyüknohutçu’ya adıyoruz. Ali ve Aysin’i Unutmayacağız, Unutturmayacağız! Diyerek konuşmasına devam eden Karahan şu ifadelere yer verdi, “Bugün burada bir kez daha hayatlarını temiz ve sağlıklı bir çevre için mücadeleye adamış, ormanları ve yaşamı korumak için tüm tehditlere ve yıldırma çabalarına karşı yıllardır kararlılıkla direnen dostlarımız Aysin ve Ali Ulvi Büyüknohutçu için toplandık.

Uzun yıllardır Antalya’nın Finike ilçesindeki Alacadağ- Kızılcık yaylasında yaşayan, doğaya adanmış yaşamları içinde arıcılığı yeniden canlandırmaya, sedir ve çam ormanlarını taş ve maden ocaklarına karşı korumaya çalışan Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu 9 Mayıs 2017 günü karanlık bir cinayetle bizlerden koparıldılar.

Bugün özel ve önemli bir günde, Birleşmiş Milletler tarafından 1972 yılından bu yana tam 45 yıldır kutlanan 5 Haziran Dünya Çevre gününde biraradayız. Türkiye’nin çeşitli illerinde göstermelik kutlamalarla, ödül ve plaket alışverişiyle hatırlanan çevre gününde, bizler yaşam savunucuları olarak Ali ve Aysin Büyüknohutçu’yu anmak için bir araya geldik.

Bugün buradan bir yandan göstermelik olarak çevre gününü kutlarken, 2004 yılında değiştirilen maden yasasıyla birlikte kısa zamanda Türkiye’nin dört bir yanını doğa ve yaşam düşmanı binlerce maden ve taş ocağıyla talan edenlere sesleniyoruz.

HES projeleriyle nehirleri, devasa projelerle denizleri ve ormanları, yol ve köprü projeleriyle yaylaları, termik ve nükleer santrallerle kentleri, çıkarmaya hazırlandıkları yeni Üretim Reformu Paketi’yle de ülkemizin dört bir yanındaki zeytinlikleri, meraları, kıyıları yokoluşa sürükleyenlere sesleniyoruz.

Ellerinizde tuttuğunuz sahte “çevre ödüllerini“ yok hükmünde sayıyoruz. Bizler doğa ve yaşam mücadelesinin gerçek yürütücülerine, bu uğurda karanlık bir cinayete kurban giden arkadaşlarımız Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu’ya doğanın ve yaşamın

en güzel ödülünü veriyoruz. Onların mücadelesini, taş ve mermer ocaklarına karşı yürüttükleri mücadeleyi devralıyoruz. Bu dünya çevre gününü, yaşam için mücadelede yitirdiğimiz Ali ve Aysin’e adıyoruz..

Türkiye’nin dört bir yanında yaşam alanlarımız, çevremiz ve doğa için mücadele eden yaşam savunucuları olarak hukukun askıya alındığına, adalet duygusunun yok olduğuna dair endişelerimize rağmen Ali Ulvi ve Aysin’in devam eden mahkeme sürecinin her aşamasında takipçisi olacağımızı bir kez daha buradan duyuruyoruz. Bu karanlık cinayetin üzerini örtmeye yönelik tüm girişimleri boşa çıkarmak için elimizden gelen herşeyi yapacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. Katillerinin yakalanması, bu karanlık cinayetin tüm boyutlarıyla aydınlatılması ve Türkiye’nin her yanında yaşam savunucularına yönelik devam eden saldırıların son bulması için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Bu amaçla 6 Haziran 2017 günü Ankara’da TBMM’de olacak, Ali ve Ayşin Büyüknohutçu cinayetinin aydınlatılması için destek olmaları amacıyla çeşitli siyasi partiler ve gruplarla görüşecek, TBMM’de bir basın açıklaması düzenleyeceğiz. 9 Temmuz’da Antalya’da doğa ve yaşam savunucuları olarak cinayetin tüm yönleriyle aydınlatılmasını ve yaşam savunucularına yönelik saldırıların durdurulmasını talep eden büyük bir miting düzenleyeceğiz.

Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu anısına doğayı ve yaşamı yokeden taş ve maden ocaklarına, rant ve talan çetelerine karşı mücadeleyi ülkemizin her karış toprağında sürdüreceğiz. Kimsenin kuşkusu olmasın, artık her ovada, her yaylada ve her nehirde, tüm denizlerde ve ormanlarda, bütün ırmaklarda ve dağlarda Ali ve Aysin’in sesi yankılanacak. Vazgeçmeyeceğiz, yaşamı savunmaya devam edeceğiz!