insan-insancık

İşlerine geri dönmek amacıyla Yüksel caddesindeki İnsan Hakları Anıtı’nın önünde açlık grevi yaparken gözaltına alınan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça hakkında savcılık tek bir delil ortaya koyamadı.

Nuriye Gülmen ve Semh Özakça’nın gözaltında şiddet gördüklerini belirterek suç duyurusunda bulunmuşlardı.

Takipsizlik kararı verilen suç duyurusunda Emniyet kötü muameleye maruz kaldığına dair kendi iddialrından başka delil bulunmadığını belirten Emniyetin  savunmasında şu ifadeler yer aldı:

“Şüpheli Nuriye Gülmen’in mevzuat gereği yapılması gereken işlemler sırasında direnç gösterdiği, şahsın direncini kıracak ölçüde bedeni kuvvet kullanmak suretiyle belirtilen işlemlerin gerçekleştirildiğini, başta DHKP/C olmak üzere sol terör örgütlerine yönelik olarak yapılan operasyonlarda yakalanan şüphelilerin örgütsel tavır takınarak kolluk kuvvetlerine karşı direnç gösterdikleri, nezarethanelerde açlık grevi yaptıklarını, kendilerine karşı işkence uygulandığı iddiasında bulunduklarını, bu tür mesnetsiz iddialarla Emniyet güçlerince gerçekleştirilen başarılı operasyonları sekteye uğratmaya, personelin azmini olumsuz etkilemeye ve görevli kolluk kuvvetlerinin açık kimlik bilgilerini deşifre ederek örgütün hedefi haline getirmeye çalıştıklarını belirterek yaptıkları işlemlerin hukuka ve mevzuata uygun olduğu.”