DSC_5121a

Tam otuz yedi yıl oldu, bizim evlere Eylül’ün 12’sinde lapa lapa kar yağalı…
O gün bütün bedenlerimiz buz kesmişti, dağdaki ağaca henüz gazel düşmeden bizim yapraklarımız dallarımızla, gövdemizle sökülüp atılmıştı karanlık dehlizlere. Çoğumuzun henüz sakalı terlememişti. Alaca karanlıkla basılmıştı evlerimiz, teker teker.
O gün toprağı sadece anaların göz yaşları ıslatmıştı.
*
O gün tasarlanmıştı RTE resimli ve RTE mektuplu okul açılış törenleri.
O gün tasarlanmıştı özelleştirme adı altında ülkemizin varlıklarının emperyalistlerce işgali…
O gün planlanmıştı halkın sağlığının paralı olması.
O gün planlanmıştı parası olanın okuyup, parasızların cahil kalması.
O gün planlanmıştı ülkemizin emperyalistlerin ön bahçesi olması.
O gün ülkenin en yetkili askeri ABD talimatı doğrultusunda yönetime el koymuştu.
Kardeş kanı akıyor demişti gerekçesinde.
Oysa ekonomimizin ABD’ye entegresi söz konusu idi.
24 Ocak kararlarıydı esas olan.
Mimarı Turgut Özal’dı.
Renkli televizyon ile kapitalizm halkımın gözünü boyaya boyaya kör edecekti, o günden sonra ve öyle de oldu.
Kapitalizmin kalemşörleri KİT’lere saldıracakları ve de saldırdılar. Devletin kamburu dediler, her defasında.
Planlı olarak iflas ettirdiler, devletin iktisadi kuruluşlarını.
KİT batıran yöneticilere madalyalar verdiler, halkın alkışları eşliğinde. KİT batıyor, halk alkışlıyor, var mı bundan acısı?
Devlet sivilleşiyor dediler Özal ile, cumhuriyetin kazanımları bir bir yok edilmeye başlıyor, O kara günle birlikte.
Ve devrimciler karşı duruyor bu vurgunlara, saldırılara sadece.
İşte gerçek yurt savunması yapan devrimciler o gün hapishanelere dolduruluyor. İşkencelerin ardı arası kesilmeyen bir süreç başlıyor, işkencelerde devrimciler bir bir öldürülüyor, idam sehpaları kuruluyor, yerinde infazlar yapılıyor, geriye milyonlara varan trajedi kalıyor.
O trajedi şimdi Çankaya belediyesi Kültür Sanat Merkezinde, Devrimci 78’lilerce teşhir ediyor.
Gerçek tarihi tarih kitaplarından değil, Çankaya Belediyesindeki ‘’UTANÇ MÜZESİ’’ nden öğrenirsek, gerçeklerle yüzleşmiş olur, her nerede olursak olalım, daha merhametli oluruz, yaşama karşı. Hatta daha insanlaşırız…
*
Eylül’ün bu gününde, henüz ağaçlara gazel düşmeden bir ülkenin gençliği dalından, kökünden budandı, söküldü.
İşte ondandır ki ABD bu ülkede istediği gibi at oynatıyor. İşte bundandır ki badem bıyıklılar iktidarda ve ülkeyi ABD ye peşkeş çekmeye devam ediyorlar. Hatta abdestli kapitalistlerin edepsizce kazançlarına tanıklık ediyoruz.
12 Eylül faşizminden hesap soracak, AKP iktidarını da alt edecek güçtür. O da bilinçli halk kitleleridir.

Özer Topçu