Karga Gak Demeden
Ömer ŞAN
Eski adı ‘Rize’ olan RTEÜ, yeni balık türleri keşfediyor… Daha önce yeni ‘sazan’ çeşitleri bulan üniversite araştırmacıları bu kez, ‘dünya bilim literatüründe olmadığı’ kaydedilen farklı bir balık keşfetti: Deredokuz gözlüsü!
Bununla birlikte ortaya bir de, Dünya Sağlık Örgütü’nün 2 yıl önce küresel çapta acil durum ilan ettiği Brezilya’daki Zika virüsü salgınına neden olan 2 Aedes türü sivrisinek türü çıktı, bölgede.
Ne olacak şimdi?
Zaten neredeyse balıklaşan toplum hafızası, şimdi de ‘zika virüslerine’ mi kurban gidecek?
Hadi bu da yetmedi… Konuya duyarlı olanların yakinen bildiği gibi bundan yaklaşık 25 yıl önce yine bir Rizeli Başbakan tarafından Rize ve ülkenin başına bela edilen HES’ler, devamını getiren bir başka Rizeli Başbakan tarafından adeta bir kanser virüsü gibi Rize başta olmak üzere bölge ve ülkenin bütün vadilerini sardı!
Yaklaşık 15 yıldır, HES’ler başta olmak üzere bölgede ve ülkemizin birçok köşesinde taşocakları, maden aramaları, termik ve nükleer gibi yerel halk mücadeleleri sürdürülüyor.
Şimdilerde OHAL-buhal derken, hatta ‘fetöring’ artıklarınca sürdürülen süreç devamları nedeniyle sanki biraz mücadele duraksadı gibi ama her şey gibi bu mücadelenin de bir kaynama ve patlama noktası var unutulmasın!
Sanki yıllardır vadilerinde geliştirilen HES’lere bir tek kazma dahi vurdurmayan Fındıklı halkı ve yaşam mücadelesinden vazgeçmeyen Arhavi halkı ve tepkileri-protestoları yokmuş gibi… İki ilçenin zirvesindeki yaylalarını kapsayan bir projenin daha ÇED’ine ‘olumlu’ rapor vermiş, çevreyi ve doğal yaşamı koruyup kollamak ve gelecek nesillere taşımakla yükümlü Bakanlık!
Kısacası benim güzel ülkemde, yaşama dair ne varsa, katline yönelik her şeyi ‘Olumlu’ buldular!
Sınır ötesinde TSK ‘terör’ operasyonu yapıyor… Kilis ve Hatay’a roketler atılıyor… Bine yakın terörist ‘imha’ edilmiş, 7 yurttaş şehit, en yetkilinin ifadesiyle ’20-25 şehidimiz’ var! Sanki yine ‘kelle hesabı’ yapıyor birileri… Gencecik bedenler düşüyor toprağa!
Ve bir baba yırtıyor kendini, bariyerleri… Analar çırpınıyor minik yüreklerde… Hiç, ama hiç kimse, böyle bir acı ve felaket yaşamasın!.. Dünyanın neresinde olursa olsun; böylesi acılara neden olup, yaşatanlar, bu dünyada yaşamasın!
İlber Ortaylı, diyor ki… “Siyasetçi ister domuz yesin, ister lama yesin, ister deve yesin beni ilgilendirmez. Rüşvet yiyor mu? Yolsuzluk yapıyor mu? Yurt dışına para aktarıyor mu? Benim önemsediğim yemeler bunlar!..
Yani Hoca demiş ki… Ne fuşki yersanuz yeyun, kul hakkı yemayun!
DSP’li eski Kültür Bakanlarından, CHP Genel Başkan Baş Danışmanı İstemihan Talay ile CHP Genel Merkezinde karşılaştık! Rize Kültür Merkezi için hazırlanan projenin, dönemin İl Başkanı Ziya Köseoğlu’nun da girişimleriyle nasıl yatırım programına sokulduğunu, temel atma törenindeki konuşmasını, ayrılan ödeneği, hızlandırılan yapım çalışmalarını… Ve sonrasında, ‘beytül mala uzanan eli kestik’ diye kesilen ödeneğini, ödeneği kesenin adının buraya verilmesini konuştuk! Elbette ki Mesut Yılmaz’ın hakkını da vererek. Herkese selamı var!
Geçtiğimiz hafta sonu CHP’nin 36. Cesaret ve Adalet Kurultayı’nda Parti Meclisi’ne aday olduk, kazanamadık. Ayrıntıları gelecek haftaya sıralayacağız…
Bu arada bölgemizden, Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, yeniden Yüksek Disiplin Kurulu üyeliğine seçildi. Ayrıca PM’de Trabzon’dan da 4 isim yer aldı… Eski il başkanı Yavuz Karan, İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi, Kılıçdaroğlu’nun Bilim Kurulundan Prof.Dr.Zeki Kılıçarslan ve listeyi delerek PM’ye giren Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen… Bir de Rizeli var PM’de, haksız yere KHK ile ihraç edilen Prof.Dr.Yüksel Taşkın.
Bölgemize hayırlı olsun!.. Başarılar diliyoruz hepsine.
Ve netleşen ancak daha sonra açıklanacak kesin sonuçlara göre Parti Meclisi’ne giremedim. Bu süreçte bize, yürekten destek veren, yurt genelindeki tüm partili ve partisiz dostlara, delegelere, İl ve İlçe Başkanlarına ve Milletvekillerine, özellikle Rize İl Örgütüne teşekkür ederim…
Örgüt desteğiyle PM’ye seçilen tüm dostlara başarılar dilerim… CHP örgütlerinin bu seçimine saygı duyuyor ve selamlıyorum.
Bu aşamadan sonra; CHP içinde, üstlenmiş olduğum görev ve sorumlulukları yerine getirip, hiçbir göreve hiçbir şekilde aday olmayacak ve talep etmeyeceğim!
Yaşam, hak-hukuk ve adalet mücadelesini ödün vermeden yüreklilikle sürdüreceğiz!
Ve bir kez daha, bir gazeteci olarak dikkat çekmek isterim ki… Hiçbir şey ama hiçbir şey… Ana akım medyanın, ekranlardan ve görsellerinde size anlattığı gibi değildir!
Konuşup tartışacak çok şey var… Şimdilik ‘ikrardan’ gelen susma hakkımı kullanıyorum. İyi dilekleri ve olumlu eleştirilerini ortaya koyan herkese şimdiden teşekkür ediyorum.
Suları çağlayan, güneşi parıldayan, havası toprağın bağrı kokan güzel memleket…Günlerin hep aydın olsun!
Sularımız gibi topraklarımızı, havamızı ve dahi insanlarımızı; doğal yaşam alanlarımızı emperyalizme ve kapitalist sömürüye terk ve teslim etmeyeceğiz.
Haberiniz olsun!
