Karga Gak Demeden
24-04-2018
Ömer ŞAN

            Malum yaza girdik gireceğiz… Bağ, bahçe, tarla işleri, yaş çayda kampanya hazırlıkları derken; daha önce türlü yakıştırmalarla ‘ihanete’ varan nitelemelerle yaftalanan ‘erken seçim’ talepleri unutularak, bir tek fısıltı ve ani bir kararla, erkene alınan seçim kararıyla karşılaştık birden bire…

            Anımsar mısınız, bir zamanlar ne istedilerse verilenlerin kurgulamasıyla bu dönemler adına ‘kutlu’ denen ‘doğum haftaları’ olarak anılıyordu, hatta geçen yıla kadar! Şimdi yok, önümüz Ramazan! Ardı Şeker Bayramı, sonrası erken genel seçim!

            Başlıkta sözünü ettiğimiz ‘kazık’ şu her hafta artarak güncellenen akaryakıt fiyatları değil ha… Dolar veya dolmaz da değil!

            Mesela önceki gün yapılan açıklamalarla ve özellikle de erken seçim sürecinin başlamasından sonra, Rize’de ‘2 bin kişiye iş imkanı’ sağlanacağı hemen fırına verildi. Bugün başlıyor başvurular, Cumartesi mesai (!) bitimine kadar sürecek… Aman dikkat, sadece 6 ay çalışacaklar çevre düzenlemesi ve temizlik işlerinde! Yerler hazır 6 aylık.

            Mevsimlik işçiler, taşeron ve geçici işçiler kadro beklerken, yasal düzenlemelerle bu hakları askıya alındı! Çaykur gibi kimilerinde de ‘uzatmalı’ oyunlar oynandı…

            Yeter mi, yetmez! Hani ülke büyüdü ya… İşsizlik oranları da artmış… Ne yaptılar? Bu kez de yabancı işçilere, ‘çalışma izni muafiyeti’ getirildi! Sözde Gürcü işçilerin çay ve fındıktaki çalışmalarını kapsıyor… Hadi gene iyisiniz! Ancak tuvalet, 25 sentten 50’ye çıkmış bazı yerlerde! Büyümüş!

            Hani her çıkan milletin bağrından diyordu ya ‘milletin/halkın adamı’ diye… Bakın, bayramını yaşadık!

            Ulusal Egemenliğin varoluş amacı halktır, halkın hür iradesidir… 23 Nisan sadece çocuk ve çocukların kutlaması gereken bir bayram değildir! 23 Nisan, aynı zamanda Türk halkının varoluşu ve iradesinin ortaya konduğu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluş yıldönümüdür de… O nedenle 23 Nisan, halk/millet egemenliğidir, birlikte kutlanmalıdır.

            Tıpkı köylerimizdeki okullarımızda olduğu gibi…
Bir de 23 Nisan Çocuk Bayramı, dendi mi… Herkeste bir, makamı çocuğa devretme merakı! İyi de arkadaş bu bayramı çocuklara armağan eden, laf olsun yada dünyada ilk ve tek olsun diye mi yapmış bunu? Türkiye Büyük Millet Meclisi nedir? Ulusal/Milli Egemenlik ne manadır? Bilmez misiniz?

            Evet, 23 Nisan, egemenliğin, tek kişi veya aileden alınarak, halka-millete-ulusa verildiği gündür! Ve bir ulus, kendi küllerinden yeniden doğduğu ve hiç yaşlanmayacağı için çocuklara da bayram olarak armağan edilmiştir!
Yani demiştir ki, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “Hükümranlık bila kayd u şart milletindir!” Öyle kalmalıdır!

            Ha bir de bu arada, edindiğimiz son bilgilere göre yurdumuzda, son 15 yılda sayıları epeyce artan hapishanelerde, 1847’si tutuklu, 731’i hükümlü, toplam 2 bin 578 çocuk var imiş!..

            Dizi film senaryolarını ülke tarihi zannedip, soyundan gelmeden kendini Osmanlı torunu sayan zat, bu erkene alınan seçimleri de sinema filmiyle kendi iradesi gibi içselleştirebilirdi elbet! Nasılsa ‘festö’ girişimi öncesi, ‘kurtlar vadisi darbe’ isim haklarını satın alan firmalar gibi çok yapımcı var ülkede!

            Herkes bunların hesabına girmişken geçen hafta sonu ani bir kararla, bu ülkenin kuruluşundan gelen, çağdaş ve demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin kurucusu CHP, ince bir kuruluş ayarı örneği daha göstererek, 15 milletvekilini, seçimlere katılmasının önü kesilmeye çalışılan İyi Partiye geçirtti ve Meclis’te grup kurduttu. Tam da bunun hemen ertesinde, CHP İyi partinin seçime girebilmesini sağladıktan sonra, o ana kadar karar veremeyen YSK, ‘evet, seçime girebilirmiş, dedi! Bu hareket yapılmasaydı, bu karar böyle çıkacak mıydı, hayır!
CHP Lideri söz vermişti ya 24 Haziran’da bu ülkeye ‘demokrasiyi’ getirecekti… İlk adımı bu oldu! Demokrasiyi CHP kurdu, CHP yaşatacak!

            Ve büyük önderin sözünü anımsayın… “Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır…”

            Kutlamalar sonrası 23 Nisan özel gündemiyle toplanan TBMM Genel Kuruluna katılan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’li 15 vekilin İyi Parti’ye geçmesine ilişkin açıklamalarda bulunurken; CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel için de, “Aşağıda olsam ağzının payını verirdim” ifadesini kullanmış ve aynı zamanda YSK’ye de tepki göstermiş.

            YSK Başkanı ise İyi Parti kararının ‘oy birliğiyle’ alındığını açıkladı hemen ardından… Açıkladı ama bir noktaya daha dikkat çekti, henüz Cumhurbaşkanı seçimlerini nasıl ve hangi koşullara göre yapılacağı belli değilmiş. Meclis’in bir an önce gerekli düzenlemeleri yapması gerekiyormuş! Seçimin yetişmesi ve güvenliği için! Hani bilin yani…

            “Anadolu/ Beşikler vermişim Nuh’a/ Salıncaklar, hamaklar,/ Havva Ana’n dünkü çocuk sayılır,/ Anadoluyum ben,/ Tanıyor musun?/ Utanırım,/ Utanırım fıkaralıktan,/ Ele, güne karşı çıplak…/ Üşür fidelerim,/ Harmanım kesat…”
Saygıyla… Anadolu’nun şairi Ahmed Arif’e…

            Bir de bu arada, bir zamanlar 4 olan Rize’nin Milletvekili sayısı 3’e düşürülmüştü ya, gene 3’te kaldı ha bilginiz olsun!

            Siz kazıkları saymaya başlayın, fasulye kuyularına göre de sivriler dikersiniz ‘harçi’ niyetine…