Çok derinden üzen bir yazı ile karşılaştığım bu gün hiç iyi geçmedi. O sanal ortamda tanıştığım bir değerdi. Sanal ortamda bir öğreticiydi adeta. O kadar azimliydi ki, bildiklerinin hepsini tüm insanlıkla paylaşmak istiyordu. Dolayısıyla çok üretken dostumuz hatta ağabeyimizdi. Yolcu Haberi kurduğumda “hocam Yolcu Haber de yazmak ister misiniz” sorusunu sorduğumda tereddüt etmeden kabul etti. İlk yazısını da girdi ama teknik bir hata oldu ve yazıyı kaldırdık. Yazıyı yeniden yükleyecekti ki, yüklemedi.
Bende yoğunluktan işin peşine düşmedim. Müsait olunca yayımlar diyerek bu güne geldik ve karşıma o yazı çıkınca şok oldum.
İşte o yazı;
 
“Merhaba,
Ben Erol Soysever’in kızıyım. Bu hesabı artık biz kullanıyoruz. Babam 28 gün önce aniden aramızdan ayrıldı. Bizi sonsuz bir acıyla bıraktı. Haberi olmayıp doğum gününü kutlayan tüm sevenlerine teşekkür ederiz. İyi ki varsınız.”
 
Evet meğer biz Erol Soysever’i kaybetmişiz.
Lanet olsun sosyal medyasına da, sanal ortamına da saydırıp durdum. Dost dediğimiz bir insanın ölümünü bile bilemiyorsak bu nasıl bir dünyadır. Kendi kendime söylendim ve en yakın akrabamı kaybetmiş kadar üzüldüm.
Erol Soysever sosyalistti. İnançlı ve de yürekliydi. Doğru bildiğinden asla taviz vermezdi. Bir çok defa aynı tartışma platformlarında tartışmalara katılmışlığımız vardır. Onun meslektaşları kendilerini üst sınıfta görürken o ezilenlerin yanında saf tutmuştu.
Ailesinin acısını en içten duygularımla paylaşıyorum.
 
Yıldızlar diyarında yıldızımız bir daha fazla bundan böyle..:
Saygıyla sevgiyle anıyorum güzel insan.
 
 
Özer Topçu