uğur2

İnsanlar niçin hapis yatar, niçin acı çeker?
Niçin Ziverbey Köşklerinden, Otağ-ı Hümayun denen işkence karargâhlarından geçer. Niçin?
Bunun bir nedeni var. Daha iyi dünya, daha iyi demokrasi, daha iyi sosyal adalet, ekmek ve özgürlük için.
Birtakım insanlara niçin işkence yapılıyor?
Birtakım insanlar 5 yıldan 15 yıla kadar niçin hapsedilirler?
İşte bugünkü düzen gibi bir düzen sürsün diye.
Bugün Türkiye’de bazı sözcükler yasaktır ve sakıncalı çağrışımlara yol açarlar.
Bir tanesi ‘barış’, bir tanesi ‘örgüt’, bir tanesi “sınıf”.
Şimdi biliyorsunuz ‘derslik’ deniyor okullarda sınıf yerine.
Dikkat ediyor musunuz?
Derslik!
Ne olur, sınıftan sınıf mücadelesi çıkar, sınıf mücadelesinden proletarya diktatörlüğü, sınıf tahakkümü çıkar.
Peki, bu sınıf tahakkümü ne biçim şeydir işadamları, sanayi odaları, ticaret odaları kurmaz?
Onların sınıfları yok mu? Onlar sınıf egemenlikleri kurmazlar mı?
Kurmazlar efendim. Aile terbiyeleri müsaade etmez.
Nasıl kurmaz?
Bugün aslında kurulu olan düzen, işadamlarının, toprak sahiplerinin, komprador burjuvazinin egemenliğindeki düzendir.
Nedir bir sosyal sınıfın öteki üzerindeki tahakkümü?
Küçükken hatırlarsınız, bir tekerleme vardır. “Bir berber bir berbere gel beraber bir berber dükkânı açalım demiş” diye.
Bir sosyal sınıf öteki sosyal sınıfa nasıl tahakküm kurar? Örneğin Ankara’nın Dikmen semtinde bir küçücük dernek sınıf tahakkümü kurmak suçundan mahkûm oluyor. Üç beş kişilik dernek sınıf tahakkümünü nasıl kurar?
Ceza hukukunun temel kuralı vardır, tahakkümü kursa kursa egemen sınıflar kurar, ticaret odası kurar, Sakıp Sabancı kurar, Vehbi Koç kurar.
Sakıncalı sözcüklerden biri bu; Sınıf, sınıf tahakkümü.

Uğur Mumcu