Bakıyorsunuz, bu dünyanın nimetlerini, sunduğu varlıkları ve şanı-şöhretini, gücü-kudretini hiç bitmeyecekmiş, sonu olmayacakmış gibi sahiplenip; kendinden olanı ezen, hor gören, aşağılayan gürühat bir de çıkıp, ‘fani dünyadan’ söz edip hele de ‘dinden-imandan’ dem vurmazlar mı?

Sanki başka kimse bilmiyor, okumamış, O’nlardan önce boşlukta yaşıyorlarmış gibi de davranmıyorlar mı?

İşte tam da bunun için ‘yerli ve milli’ eğitim… Bunun için, ‘laik-demokratik, bilime ve fen’e dayalı’ eğitim… Ve bunun için işte ‘Bilim’, okullardan ve akıllardan ‘ihraç’ edilemez!
Çünkü ‘Akıl’, bilimsiz olmaz… Terör, bilimsiz akıldan çıkar! Ve hatta akıl ve bilimin, altı-üstü olmaz! Öyle ki, akıl ile bilim kişilerin vicdanına, dinine-imanına, hegemonyasına ve dahi yetkisine bırakılamaz da.

Ülkemizde şu bir yıla yakın süredir önceki 5 yıllık süreçten çok daha ileride ilginç ve akıl almaz olaylar yaşanıyor… Buna ‘gelişme’ diyemeyiz çünkü gelişme değil, ‘gerişme’ oluyor!

 Cumhurbaşkanı, nihayet uzun bir süre beklettiği, TBMM’den giden ‘Anayasa değişikliği’ paketini onaylayarak referandum yolunu açtı ve tarih de 16 Nisan olarak belirlendi. Ancak o tarihte yapılacak sınavlar ne olacak belli değil.

Bu arada, referandumda oy kullanabilmek için 18 Şubat’ta askıya çıkacak seçmen listeleri de 26 Şubat’ta inecek. Kontrol etmeyi unutmayın! Unutmayın da, AKP ve ‘değişiklik’ yanlıları, ‘Hayır’ı neredeyse ‘Hain’e çevirdi gibi! En yetkili ağızlardan çıkanları biz ve yurttaş duyuyor, arşivler kaydediyor da, bir tek kendileri duymuyor!

Hadi yorumcular yandaşlar, yalaka ve dönekler diğer yanda da, Başbakan ve yardımcılarının yaptığı açıklamalara bir de Cumhurbaşkanının son yorumunda da ‘Hayır’ diyenlerin ‘terörle’ özdeşleştirilmesi çok manidar!

Sonradan AKP’li B.Yardımcısı Kurtulmuş, dün böyle bir ifade kullanılmadığını ileri sürdü ve ‘Hayır’ diyenler ‘terörist’ değildir, dedi ama sanki lütfetti…

Mansur Yavaş’ın dediği gibi, “Hayır diyen politikacı konuşturulmuyor! Gazeteciler kovuluyor! Sendikacılar kurşunlanıyor! Halk hain ilan ediliyor. Tam demokrasi geliyor!”

Halk ise, ‘Madem ‘Hayır’ diyen hain, terörist oluyor referandumda ‘Hayır’ seçeneği niye var’ durumunda. Biz de ekliyoruz ardına… Gelin şu işi kafadan bağlayın. Madem #HAYIR diyen hain, terörist, ocu, bucu, şucu! Referandum pusulasında #HAYIR kısmı olmasın! Bu kısmı koyan da dedikleri gibi olsun!

Tam da bunlarla haşrolunurken, 12 Eylül faşist darbesinin Anayasa Profesörü AKP’li Burhan Kuzu, şu meşhur Türgev’in organizasyonuyla Rize’de, ‘Yeni Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’, semineri veriyormuş! Hani zaten, bu referandum çalışmalarında da o 12 Eylül’ün kampanyası ve sloganları kullanılıyormuş ya… Araştırın, bakın ve görün en azından.

Muharrem İnce, Rize’de gündemi değerlendirirken, “Varlık Fonu, Çaykur’un sonu…” dedi ve ekledi: “Senin oğlun Gabar’da, Cudi’de şehit düşecek, onların çocukları 18 yaşında vekil olup askerlikten muaf olacak!”

 Bakın, ’18 yaşında milletvekili olabileceksin ve askerlikten muaf olacaksın’. Hadi bilin bakalım bu düzenleme kim ve kimlerin çocukları için? Acaba kendilerine ve dahi oğullarına ‘çürük raporu’ alanların torunları olabilir mi? Ya taciz ettiklerine/edildiklerine razı olanlar veya çocukları? Tıp…

Bakanlar Kurulu, Suudi Al Qemam’ın 250 milyon dolara aldığı araziyi ‘riskli’ ilan etti ve yapılacak inşaatlar tüm vergi ve harçlardan muaf olacak… Nasıl?

Tam da bu ilginç durumda, 15 Temmuz’un tartışmalı ismi Hakan Fidan için eski Cumhurbaşkanı Gül’ün eski danışmanından çarpıcı ‘FETÖ’ iddiası geldi. Katar’da ‘festöring’ ile ‘Barış’ görüşmeleri ve arabuluculuk yapıyormuş!

Bu nedir yahu! İhanet nedir? Nasıl ‘barış’ görüşmesi bu? Sakın ha… Bundan sonrası tufan olur!.. Beynimizi yakmayın, devreleri atmayalım!

Tam bu aşamada çok daha ilginç bir iddia geldi önümüze… 15 Temmuz’un kahramanı ‘Halisdemir’in telefonu ve hattından, şu ‘festöring’lerin suç unsuru ‘Byloock’ mu nedir o çıkmış! Daha çok ayrıntısı var bu iddianın! Ancak, ayrıntılar çıkınca bakalım birileri ne yapacak!

Varlık Fonu, Darlık Fonu ya… İzmir Limanı da Fon’da! Geriye, Başbakan yakınlarının rüşvet alıp-verirken polisin çektiği görüntüler kalır! Ver Fon’a…

Varlık değil, Darlık Fon’u nasılsa… Varlık Fonu, olmasın Çaykur’un sonu… Ama yok böyle bir inanış! Fon’a devredilen Çaykur, özelleştirme kapsamı dışına çıkarılıyormuş! Heee! Uçurumdan atlayan koyunlar da ölmüyor!

Hele son 15 günde Suriye batağında 15’in üzerinde şehit verdik! Bir de Rusların yanlışlıkla (!) askerlerimizi vurması, şehit etmesi ve özür dilemesi… Güçlü Türkiye bu mu? Ya sonrasında Rus yetkililerin, ‘koordinatların, Türk yetkililerce kendilerine verdiğini açıklaması… Yok başka yorum.

Fındıklı’nın Veysel Dayısı… Yaşadı su gibi, şiir gibi, türkü gibi… Kucak açtı toprağa. Sadece Fındıklı değil, yaşam savunucuları da kaybetti büyük bir değeri! Ruhu şadolsun… Allah rahmet etsin!

Geçen hafta Rize’de, 2 çocuklu hamile bir annenin evinin suyu, borcu nedeniyle kesilmiş! AKP’li yardımseverler, borcu ödeyip, sorunu çözmüş! Gazeteci kadına: “Neden Sosyal yardımlaşmadan destek istemedin” diye sormuş. Kadın: “Benden daha kötü durumda olanlar vardır” diye yanıtlamış… Yok yorum morum… Soru sorana…
Su, yaşam hakkıdır! Hiçbir kurum veya kuruluş, borcundan veya herhangi bir alacağından dolayı hiçbir meskenin, ailenin içme suyunu kesemez!..

Yalan dünyanın yalanlarına kanmayın… ‘Hayın’lık değil… #HAYIR’lık yapın! Hıyarlık etmeyin, akıl mı bu?