Karga Gak Demeden-20-02-2017
Ömer ŞAN

“İnsanlık için, batsın bu dünya” demişti ya bir zamanların ‘akil adamı’ olan, terör örgütleriyle dirsek temasındaki sözde ‘çözüm sürecinin’ Karadenizli ünlü isimlerinden biri…

Şarkının giriş sözlerindeki vurgu yetiyor dünyanın batması talebine: “Her şey karanlık, nerde insanlık/ Kula kulluk edene yazıklar olsun…”
Evet… Önümüzde bir ‘Anayasa Referandumu’ süreci var! Alttan alta ve içten içe sert tartışmalar var ancak, bu sürecin ‘ittirmecisi’ olanların ifadelerindeki çelişki, anlatım bozukluğu, mesnetsizlik ve saldırganlık boyutu, algı yönetiminin de ötesine geçmiş!

Hayır… Madem bu kadar kötü idi ve işinize gelmiyor idi… Neden böyle bir seçeneğe olanak verdiniz? Nasılsa ‘ileri demokrasi’den, ‘OHAL’ kanarından ‘KHK’ düzenlemeleriyle denemeler yapardınız! Oldu-bittiye girerdi…

Neymiş, ‘Bu ülke Cumhurbaşkanının Başbakana Anayasa kitabı fırlattığı’ günleri görmüş! Evet, ‘ülke büyüyor ondan yükseliyor’ dediğiniz dolar, dahasından daha da az yükseldi diye esnafın Başbakana ‘yazar kasa’ fırlattığı günleri de gördü! Hatta daha uzağa gitmeye gerek yok! Çok yakın bir zamanda bu ülke Cumhurbaşkanının Başbakanı, tabir caizse ‘fırlattığı’ günleri de görüp yaşadı!

Yetmez, diyor iseniz evet, bu ülke dünya tarihinde ilk kez bir Cumhurbaşkanının seçim kampanyası başlatarak meydanlarda miting yaptığını da gördü! Şimdi, ‘kendim için istemiyorum’ diyerek, başlayan ‘Anayasa Referandumu’ sürecinde yine devlet imkanlarıyla mitingler yaparak; taraflı bir şekilde siyasi/politik tavrını ortaya koyuyor!

Bu süreçte ‘Hayır’ diyenlere hakaretler eden ve ‘ihanetle’, ‘terörle’ bir tutanlar, bu ülke halkını, Misak-ı Milli sınırlarını ve bu sınırlar içinde yaşayanları, ‘halkı birbirine karşı kin ve düşmanlığa’ sev eden ayrımcılığın daniskasını yapıyor, suç işliyor! Madem öyle görülüyor toplumun yarısı, o zaman neden önlerine 2 seçenekli sandık gösteriliyor?

Artık bu ‘kin ve nefret’ söylemleri bırakılsın ve asıl bu ‘Referanduma’ konu olan maddeler anlatılsın, anlatılsın ki ‘Evet’ diyecek olan da, ‘Hayır’ diyecek olan da ‘hedef gösterilmeden’ neyi oylayacağını bilsin! Bu ulus, bu halk, bu millet, dış düşmanlarından çok ‘iç mihrak’ ve ‘hainlerinden’ de çok çekti!

Osmanlı’nın yetiştirdiği ‘asker’ Paşalardan olan, 57 yıllık yaşamına 11 savaş, onlarca anlaşma, 24 madalya, 7 nişan ve hatta bir ülke sığdıran, bu ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün silah ve yakın arkadaşı, Ulusal Kurtuluş Savaşı komutanlarından, soyadını kazandığı savaşlardan alan Türkiye Cumhuriyetinin ilk Başbakanı ve 2.Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün dediği gibi… “Hiçbir ülke yoktur ki kendi içerisinde bizim kadar çok hain yetiştirebilsin!..”

Hani bir de bu fiili durumu eleştiren, hayatında kitap dahi okumamış olanları, memlekette ‘uçan’ uçak fabrikası, tank motoru ve hatta değişecek Anayasada ‘idam’ hükmü arayanları saymıyoruz bile!

AKP kurucusu ve eski bakanlarda Abdüllatif Şener uyarıyor… “Bu paket, Türk devlet geleneğine, İslami devlete, modern devlet nizamına aykırı. Komünizm hiç değil. Faşizm mi? Belki. Gerçekte tam bir ucube.”

Gerisini şarkı tamamlıyor… “Batsın bu dünya, bitsin bu rüya/ Ağlatıp da gülene, yazıklar olsun…”

Tam da bu iki arada bir derede, hani şu iktidarın ‘basın özgürlüğünden’ ileri derecede dem vurduğu son günlerde, TBMM’de ‘mükerrer veya sahte oy’ kullanan 5 AKP’li vekilden biri olan Rizeli Hasan Karal, ‘ileri demokratik’ hakkını kullanarak, yerel bir internet haber sitesini kapattırdı. Teknik olarak erişimi yasaklattı.

Gerekçesi, ‘kişilik haklarına hakaret’ diye açıklandı… Ama haberlerdeki eleştirel ifadeleri kabullenmekten öte, çıkıp da ‘ben sahtekar değilim, sahte veya mükerrer oy kullanmadım’ demedi, diyemedi… Yani, doğru ve dürüst olsa, çıkıp eğer böyle bir durum varsa TBMM Başkanlığına başvuruda bulunup, söz konusu oyu iptal ettirebilir mi bilemiyoruz ama.. Zaten böyle bir durum da yok ortada! Hür Basın, Demokrasi, Özgürlük!

KHK’lı OHAL döneminde yaşanan siyasi ekonomik gelişmelerin bir kenarında, yaşamsal değerlerimize de içten içe saldırı planları yapılıyor… Artvin’de devam eden ‘eylem’ yasakları bir yana, Ayder için TOKİ’nin ‘kentsel dönüşüm’ planları, bölgeye eşsiz ve geri dönüşümü olmayan zararlar verecek!

Kaçkarlarda ülkenin en büyük kayak ve kış sporları tesislerinin yapılmasının gündeme gelmesi, Rize-Artvin Havalimanı ise Rize’nin ‘spor kenti’ olarak nitelendirilmesinin yanına bile yaklaşamaz!

Önceki hafta Rize’de referandum sürecine ilişkin ilginç değerlendirmelerde bulunarak sanatçı Müjdat Gezen’i hedef gösteren 12 Eylül’ün Prof.’u Burhan Kuzu’nun, bu ifadelerinin malum gazetede yayımlanmasından sonra MSM’ye yapılan saldırı çok manidardır!

Hafta sonu Rize’de yapılan Tüm Bel-Sen kongresinde konuşan Genel Başkan Ömer Salih Erol’un, ‘at izi, it izine karıştı’ yorumu sonrası, “Bizim tek izimiz var o da Cumhuriyet ve Mustafa Kemal Atatürk’ün izidir” sözünü not edin.

Ç.Rizespor’un Mali kongresine girmeyeceğiz ama, Başkan Kalkavan’ın 28 milyonluk borcun 40 milyona çıkarıldığı ifadesini de alın notunuza…

Son Not: FESTÖ/PDY’ci kriptolar, şimdi de ‘Evet-Hayır’ ayrıştırmasını körükleyerek, ‘Karşı-Terör’ atağıyla kandırıkçılık yapıyor! Özellikle AKP’dekiler!

Sağlık Bakanlığı, ‘sigaraya HAYIR’ broşürlerini toplatmış! Ne demişti, şu ‘çözülme sürecindeki’ şarkıcı… “Batsın bu dünya!..”