Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonuna (KESK) bağlı Eğitim Sen Artvin Şubesi 10. olağan genel kurulu yapıldı.
Artvin Öğretmen Evi toplantı salonunda yapılan Eğitim Sen Artvin Şubesi 10. Olağan genel kurulunda tek aday olarak seçime giren Köksal Gümüş yeniden başkanlığa seçildi.
Genel Kurula Ardanuç Belediye Başkanı Yıldırım Demir, Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, Türkiye Barolar Birliği Çevre Komisyon Üyesi Bedrettin Kalın, DİSK GENEL İŞ Sendikası Şube Başkanı Selim Bilgin, 78’liler Denek Başkanı Seyfettin Altıkulaç, ÖDP Artvin İl Örgütü Temsilci Kamil Güven, TÜM Ben Sen İl Temsilci Erkan Öztürk, Halkevleri Artvin Yöneticisi Dursun Ali Koyuncu, Haziran Hareketi İl Temsilcisi Sercan Dede, Emekli Öğretmeler Zülküf Bahçeli, İsmail Yaşar, Özgür Ay, Mahmut Yaşar, TMMOB Temsilcisi Aydan Yerlika’ya ve sendika üyeleri katıldı.
TÜM Ben Sen İl Temsilci Erkan Öztürk’ün Divan Başkanlığında gerçekleştirilen genel kurulda gündem maddeleri sırasıyla ele alınarak işlendi.
Olağan genel kurulun açılış konuşmasını yapan Eğitim Sen Artvin Şube Başkanı Köksal Gümüş bu olağan genel kurulun yeni başlangıçlara vesile olması temennisinde bulundu. Köksal konuşmasında şunları söyledi.
Gümüş OHAL kapsamında Artvin’de açığa alınan 48 meslektaşlarından hepsinin görevlerine geri döndüğünü ifade ederek “Şube üyelerimizden sosyal paylaşım ve OHAL’i ihlal gibi gerekçelerle 3 arkadaşımız Artvin Valiliği, Şavşat Kaymakamlığı ve Hopa Kaymakamlığını tasarrufu ile okullarından koparılmıştır” dedi.
Gümüş “Kongreler örgütlerin geçmişinin değerlendirilmesi yarınlar için yeni heyecanların ve umutların yeşertilmesi sürecidir.
Eğitim sen ülkemizde Eğitim Enternasyoneline tek üye sendikadır. 100 yıllık örgüt geleneğini bu günlere taşıyan o onurlu insanları saygıyla anıyoruz. Şehadetleri mücadelemize ışık olacaktır.
Örgütlü toplum demokratik Türkiye şiarımız ülkemizin aydınlık geleceği olacaktır. Son yıllarda şiddet ve kaos dan beslenen siyasi iktidarlar gün geçtikçe demokrasiden uzaklaşarak kendi istikballeri için teokratik bir düzen kurmayı hedeflemektedirler.
Eğitim sen geçmişte olduğu gibi bu ülkede, barış ve kardeşlik için 10 Ekim de Ankara garında canlarını vermiş yurt savunması için Cerattepe de direnişin neferi olarak tarihe geçmiştir.
Değerli dostlar
Bu topraklar nice zalimler nice darbeler gördü kıyımlar yaşadı en sonuncusu da 15 Temmuz darbe girişimiydi. Darbeye karşı duran her birey tarihi sorumluğunu yerine getirmiştir. Her darbeden sonra gösterdiğimiz tepki ve isyan bizleri bu ülke için daha sorumlu
kılmaktadır.15 Temmuz sonrası örgüt olarak tespit ve öngörülerimiz ne yazık ki bizleri haklı çıkarmıştır. 15 Temmuz sonrası yurt genelinde darbeyi bahane eden güçler ülke genelinde adeta bir kıyım başlatmıştır. 12 Eylül cuntacılarına amin okutturmuşlardır.
15 Temmuz a kadar süren ortaklık bozulmuş siyasi iktidar krizi yine fırsatı dönüştürerek ülke genelinde muhalif kıyımına başlamıştır. Emekçilerin, aydınların, akademisyenlerin ihraçlarına hepimiz şahit olmaktayız. Bu kıyımlar gericileşen Türkiye’nin resmidir.
Ülkemizi ortaçağ karanlığına sürüklemek istiyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Kaygılarımız büyük ama gelecekten umutluyuz. Çünkü 94 yıllık Cumhuriyet Türkiye’sinin kazanımlarını bu halk bir kişi ve bir parti hegomanyasına teslim etmeyecektir.
Laik ve bilimsel yaşamdan uzaklaşan bir yaşam tarzını kurumsallaştırmaya çalışan siyasi iktidar eğitim alanında yeni tarikat ve gerici derneklerle yaptığı örtülü protokolerle dindar ve kindar nesiller yetiştirmeyi hedeflemektedir.
Kaostan beslenen siyasi iktidar ülkeyi Evet-Hayır tercihine sıkıştırmış durumdadır. Aslında 15 yıldır ülkeyi doğru yönetselerdi bu halk böyle zor bir tercih yapmak zorun da kalmazdı.
Değerli dostlar
Şunu herkes iyi bilmeli bu toprakların kadim hakları kurtuluş savaşın da olduğu gibi hiçbir ayrım gözetmeksizin kendi kaderini ve tarihini yazmıştır ve yazacaktır. Hiçbir Emperyal güç bu toprakların tarihi köklerinde filizlenmiş ve beslenmiş olan barış ve kardeşliğini bozamayacaktır. İşimiz zor mesaimiz kat be kat fazladır bunu hepimiz iyi biliyoruz.
Mevlana nın dediği gibi “mum olmak zordur. Aydınlatmak için yanmak gerek”
Önümüzdeki referandum süreci toplumun tüm kesimini olduğu gibi bizleri de ciddi bir şekilde kaygılandırmaktadır. Çünkü öngörülen Anayasal düzen de Tolumun hiçbir kesimi olmadığı gibi Emekçiler tamamen yok sayılmakta hatta güvencesiz ve işsiz kalmayla karşı karşıyadır. Planlanan bu düzende kamusal olan tamamen siyasallaşacak ve her iktidar kendi parti memurlarını oluşturacaktır.
Anayasa metinleri bir toplumsal mutabakat metnidir.16 Nisan da oylanacak düzen ise sadece bir kişi veya kişilerin zoruyla oluşturulan bir metindir.
Oylanacak metni yeterince inceledim ve şu sonuca vardım.
Bu metin de sadece 2 madde var.
Madde 1-Başkan haklıdır.
Madde 2-Başkanın haklı olmadığı durumlarda 1.madde geçerlidir.
16 Nisan da Hayır diyor kamu çalışanları 15 Temmuz sonrası bizi kaygılandıran sivil darbe kaygısı 10 bin e yakın arkadaşımızın açığa alınması bizleri haklı çıkarmıştır.
İlimizde toplam 48 arkadaşımız açığa alındı. Bakanlık kararnamesiyle açığa alınan arkadaşlarımızın tamamı geri dönmüştür. Şube üyelerimizden sosyal paylaşım ve OHAL i ihlal gibi gerekçelerle 3 arkadaşımız halen Artvin Valiliği, Şavşat ve Hopa kaymakamlığı tasarrufu ile okullarından koparılmışlardır. Açıkta olan arkadaşlarımızın bir an önce görevlerine geri dönmelerini bekliyoruz.
Ardanuç Belediye Başkanı Yıldırım Demir 15 Temmuz öncesi AKP’nin en çok güvendiği tarikatın ülkenin başına bela olduğunu ifade ederek ” Bu tarikatın ne yaptığı ortada. Ankara’da deniliyor ki milli eğitim bakanlığı şu tarikata bağlı, sağlık bakanlığı şu tarikata, diğer bakanlık bir başkasına. En çok güvendikleri tarikatın ülkeye neler yaptığını, ne hale geldiğini gördük. Bizlerin korkacak bir şeyi yoktur. Zor günlerden geçiyoruz. Tüm yurt severlerle birlikte içinden geçtiğimiz bu zor günleri delip geçeceğiz” dedi.
ÖDP adına konuşan Kamil Güven “Emekçilerin haklarının gasp edildiği, öğretmenlerin sürgün edildiği işlerinden atıldığı, insanlık değerlerinin tamamen yok edildiği bir dönemdeyiz. Bu dönemde güzel günler için, ekmek, adalet ve özgürlük için her zaman yanınızda olacağız” dedi.
DİSK adında söz alan Selim Bilgin’de KESK’in DİSK’in öz kardeşi olduğunu belirterek “Alanlarda bizi alanlarda yalnız bırakmayan KESK’e bağlı sendikaları selamlıyorum. Türkiye’nin şartları eskiden de şimdide emekçiler için iyi değil. Bu karanlık günleri tarikatlardan medet umarak Mustafa Kemal’in devrimci yolundan giderek aşacağız. Yolumuz Mustafa Kemal’in devrimci yoludur” diye konuştu.
Konuşmaların ardından yürüt ve denetle raporları ile mali raporlar okunarak oy birliği ibraz edildi. Gündem maddelerinin tek ele alınarak görüşülmesini sonunda oy kullanma işlemiyle genel kurul sona erdi. Yeni yönetim kurulu ise şöyle oluştu.
Yürütme Kurulu
Köksal Gümüş, Alev Hanoğlu Erdem, Temel Eyüpoğlu, Emel Meriç, İsmet Yener, Çağatay Erol, Fatih Şahin
