Bilal Kayabay Yazıları

YIRTILAN DELİ BEKİRİN YAKASI

Fikir sahibi olmadan bilgi sahibi olmuş toplumda, biat etmiş kapıkullarının da muhalif geçinen ‎tabansızların da vereceği kararın bu ülkenin “HAYRINA” olacağına inanmak isterdim.‎
Yüzyıllardır, hurafeyle uyutulmuş; sormaktan, sorgulamaktan, gerçeklerden, hortlak görmüş ‎gibi kaçışan, küçük hesaplar içinde bir garip insan topluluğuyuz. ‎
Takıyyeci saydıklarına, illet oluyor görünenler, işlerine geldiğinde, takıyyenin âlâsını yapmayı ‎marifet sayıyor. Arada hırpalananlar ben gibi “Deli Bekirler”.‎
Adına sosyal medya denen şu asosyal medyada kapış kapış paylaşılanlara, yarış halinde ‎beğenilenlere bakılırsa, toplumun, “recep ivedik” çirkefinde debelendiği görülür.‎
Hurafenin, menkıbenin, safsatanın eyyamcı uleması tarafından şartlandırılmış milletlerin, ‎yüzyıllardır hal-i pürmelâli ortada. ‎
Yeryüzünde bu topluluklara biçilen rol: Emperyalizmin şamar oğlanlığı.‎
Becerebilsem, şu kopasıca kafama, bu deli yüreğime sözüm geçse, bu konulara bir daha ‎dönmiyecem.‎
Beş paraya satamadım / Gerçeği halk pazarında / Madrabazın malı gitti / Çarşı pazar yüze bine ‎‎/ Uslanmazsın deli kafam / Giresin yerin dibine. BK
‎ Bu ucuz pazardan çekilsek mi ne.Ne diyordu, sözü güzel, özü yamultulmuş halk: “Alan yok, ‎satanı skm”