Özer Topçu

 

Üç yol var;
1- ABD, ülkeyi Recep Tayyip eliyle tamamen Ortadoğu ülkesi yapacak.
2- Emperyalist ABD, Recep Tayyip’i posası çıkıncaya kadar kullanacak sonrada hendeğin birine atacak. Ne demişti danışmanı Cüneyt Zapsu;
“Recep Tayyip’i süpürüp atmayın, kullanın kullanabildiğiniz kadar” şu an ondan daha iyi adamımız yoktur size kullandıracak, der gibi demişti aleni… Bu kullanma nereye kadar gider bilmem ama ABD, Zapsu’nun sözünü tuttu.
Kısacası ikinci madde olarak imalat tarihi olan ama son kullanma tarihi yazmayan bu ilacı içmeye devam edeceğiz, ülke olarak. Taaaa ki her bir vatandaş ABD’nin istediği o mikrobu kapıncaya kadar.
O mikrop örgütlü topluma gereksiz gözüyle bakan kalabalıklar yaratmaktır. Adım adım oraya yaklaşsak da, bir kesim var ki bu mikroba karşı panzehirini üretmiştir. Bu panzehir ise, üç yolun üçüncüsünü teşkil eder.
3-  Bu ülkenin sessiz yığınlarıdır bunlar. Talandan pay kapmayan, kapmaya tenezzül etmeyen, kapanlara karşı da sessiz de olsa bir öfke biriktiren, antiemperyalist duruşu olan, hatta çoğu neoliberalizmin (en vahşi kapitalizm) karşısında olan, adaletten, merhametten, insanlıktan yana olan örgütsüz bireylerdir. Çağdaş yaşamı arzulayan, içselleştiren bu kesimin iktidarı ele geçirme olasılığı da azımsanmayacak kadar yüksektir. Bu kesimin sosyal farklılıkları da olsa ortak paydalarının çok güçlü olduğunu biliyoruz. Bir araya gelmeleri için o paydalar yeterlidir. Dolayısıyla böylesi bir iktidarın kapısını aralamak da zor olmasa gerek.

Ülkenin önünde duran ve her an birinden diğerine geçebilecek esnek bir dengenin varlığını söyleyebiliriz.
Dolayısıyla hiç kimse ne şahtır, ne de padişah.
Bu böyle biline.
Biri eline süpürgeyi almaya görsün…
Delik hazır.
O olmadı diyelim burada %50’nin epey üstü de hazır.
Orada dur o zaman.
İmam nikah kıyamaz.
Laiklik anayasadan çıkartılamaz.
Laikler bu ülkenin asli unsurlarıdır, onlara başka yerlerde yaşamayı salık verenlere bu ülke her an dar edilebilir.
İktidarlıkları bu kadar kaygan olan kesim böyle büyük laflar ederse sineğin boku yaladığı gibi laflarını yalarlar.
Bu gün imama nikah kıydırmaya çalışanlar, yarın 9 yaşında ki kız çocuğuna nikah kıyılabilir de der… Der çünkü ecdatları öyle demişti. Biz onları ecdatlarının yaptıklarından tanırız, zaten. Orada sapıklığın en alası var. Orada tacizin, tecavüzün, ahlaksızlığın en alaları var… Dolayısıyla Mustafa Kemal’in Medeni kanunu’na düşmanlar.
Mustafa Kemal onların dinlerine değil, uçkurlarına pranga vurduğu için düşman ilan edilmiştir. Erkek veya kız çocuğu 18 yaşına kadar çocuktur. BİTTİ.
Onlara karşı his, şehvet uyandıramazsın. Uyandırırsan, onlara cinsel taciz, tecavüzde bulunursan medeni kanun gereği Türk Ceza Kanununca cezalandırılırsın. Mustafa Kemal’e bundan dolayı düşmanlar bu molla sürüsü.
Takkenin, cübbenin altında olup özel statü kazanamazsın demiş. Bundan dolayı medeni kanunu değiştiriyorlar. Bunun intikamı için imamlara nikah yetkisi veriyorlar…
AKP’nin başı ve ekibi kravatlı mollalardır. O kravatları atıp yerine molla kıyafetlerini giyecekleri sistemi kuruyorlar akıllarınca.
Hedef 1923’tür. Ayıya dayı der gibi demokrasiye dayı dediler, laikliğe dayı dediler, kılık kıyafete dayı dediler, askere, yargıca, PKK’ye, IŞİD’e, TAK’a dayı dediler. Barışa dayı dediler. Avrupa’ya dayı dediler.
En önemlisi de o hiç sevmedikleri, içten içten kinlerini biriktirdikleri, yer yer kinlerini kustukları Mustafa Kemal’in karşısında put gibi durdular.
Ülkede ki öteki denilen herkese dayı dediler. Sırf kravatı atıp cübbe giyecekleri sistemi kurmak adına… Sırf anayasasında tacizin, tecavüzün olacağı, çoluğun çocuğun ırzına geçilmesinin suç olmaktan çıkartılacağı bir sistemin kurulması adına…
3 Numaralı maddenin teşkil ettiği kitle size bu alçak sistemi kurdurmayacak. Ya defolup gidersiniz, ya da Mursi’nin akıbeti sizi bekliyor.
Tek farkla;
Orada ABD yaptı, burada sizin sapık sisteminize karşı top yekun bir halk ayaklanmasıyla olacak her şey.
Velhasıl sapık sisteminiz başınızda parçalanacak.