Batıyla diyalog
Araplarla diyalog
Kürtler ile diyalog
Diğer ülkeler ile diyalog
Bunların üstüne birde içeride ki yüzde elli, yüzde elli var…
Batıyla diyalog hususunda ilk iktidar olduklarında “bunlar Avrupalılara iyice yaklaşacaklar, birliğe girmek için çok hevesli görünecekler, Avrupalılar da aleni bunları Avrupa Birliğine almayacak” demiştik ve bu görüşü savunuyorduk.
Dönecekler içeriye “bakın biz elimizden geleni yaptık ama  bizi birliklerine almıyorlar, bunlar Hristiyan kulübü…” İşi bu gün tamda bu noktaya taşıdılar…

Araplar ile diyalog ise şahlanmış vaziyette… Ne istiyorlarsa alıyor, ne istiyorlarsa da veriyorlar.
Kara para da alıyorlar.
Araplar adına kendilerine devletin batırılmış şirketlerini de alıyorlar, Arapları kendilerine kasa da yapıyorlar.
Arapların kültürünü ülkemize taşıyorlar.
Bizim kültürümüzle taban tabana zıt olan Arapların yaşam tarzları bizimmiş  gibi toplumumuza onu dayatmayı Müslümanlık sanıyorlar. Son yıllarda onlarla geliştirilen ekonomik alver ler ülkemize büyük zararlar veriyor onu unutuyorlar. Hele Suriyelilere kimlik verilmesi başlı başına aymazlıktır.

Kürtler ile din ekseninde buluşuyorlar. En çokta küçük yaşta çocukları büyük insanlar ile resmi olmayan nikahla veya nikahsız evlendirme hususunda benzeşiyorlar. Feodal kafalı Kürtler ve iktidar yine bir çok konuda aynı düşünüyorlar.
Kürtlerin solcularına düşman gözüyle bakmaları bundandır. Kürt partilerin başlarına ve yönetimlerine feodal kafalı birilerinin getirilmesi içinde yoğun çalışmalar içindeler. Selahattin Demirtaş ve siyasi arkadaşlarını hapislere atmalarının altında da yine o partilerin başına feodal kafalı birilerini getirmek yatmaktadır.
RTE ve ekibi Barzani’nin devlet kurmasını istiyorlar. Hemde başından beri istiyordu. Sınıra asker yığmak falanda işin komik yanı… 36. Paralel sözcüğü, Çekiç Güç sözcükleri ne zaman kullanılmaya başladıysa Türkiye o zaman bu zaman aynı politikasını değiştirmeden sürdürüyor. Yani AKP’den önce de aynıydı, şimdi de… Çünkü Türkiye sözde bağımsız bir ülkedir. 
Belki denecek ki askeri yığınağı neden yapıyor peki devlet kurulmasını istiyorsa… Kuru gürültü yaparak önümüze ki yaz yerel yönetim seçimlerini yapıp kazanabilir miyim in hesabını yapıyor. Bu seçim başkanlık seçimine bir gösterge olacak.

Diğer ülkeler ile diyalog konusunda da çok hatalar var. Dış politika çökmüş durumdadır.
Almanya ile diyalog çok basitleştirildi, bayağılaştırıldı.
Oysa anayasa referandumunda bile Merkel, RTE’nın yanında yerini almıştır. Yapay bir gerilime burası ile çıkartılmış oldu.
Bütün tarikatları seferber ediyor da yinede yüzde elliyi toplayamıyor. Son TEOG rezaleti buna örnek gösterilebilir. Ülke insanı komple bu sistemin kirliliğini gördü, AKP’nin beceriksizliğini gördü. Başbakana ve Bakana talimat vererek anında TEOG’u kaldırtıp peşinden de demokrasiden bahsetmeleri utanç verici bir diyalogdur.
Milli Eğitim hususunda AKP seçim barajını bile geçemez…
Zamanla sağlıktaki işleyişin art niyetini de kavrayacaklar.
Bakın bu gün fındık üreticileri ne kadar zor durumda.
Bu duruma bilerek, isteyerek, kasıtlı ve bilinçli olarak getirildi ülke. İktidar olur olmaz FİSKO Birliğini etkisizleştirdiler.
Peşinden İtalyanlara fındığı peşkeş çektiler. Şimdi bizim fındığın fiyatını da İtalyanlar belirliyor, dünya pazarına pazarlamayı da İtalyanlar yapıyor. sen ne yapıyorsun? İçeride ki cahillerin oyunu almak için sağa sola bağırıyorsun.
O günlerde toplumu çok ikaz etmemize rağmen maalesef yine dinlenmedik. Şimdi de fındık duvara tosladı.
Bir kesim sorgusuz sualsiz AKP’nin peşine giderek kendi kuyularını kazıyorlar, hatta bindikleri dalı kesiyorlar. Bir gün herkes AKP’den gördüğü zararı anlayacak, tek gerçek budur.

Atatürk’e karşı ülke genelinde büyük bir saldırı var. Çok bürokrat odasına Atatürk’ü bile asmıyor. Küfrediyorlar, heykellerine saldırıyorlar ama bunları yapanlara bir çift söz etmeyen Recep Tayyip Erdoğan bu ülkede cumhurbaşkanlığı yapıyor. Hiç eyyy demediği bir şey kalmadı, Atatürk’e saldıranlardan başka. Birde onlara de de karşısında esas duruşta durduğunu samimi durduğunu anlayalım.
Son tahlilde diyoruz ki;
Bilen biliyor, AKP iktidarı bu ülkenin ahengini bozmak için gelmiştir. Tüm kurumları işlevsiz hale getirip ortada bırakıp, kaçacakları güne kadar günlerini gün eyliyorlar.
ABD görüşmelerinde, ABD’ye verecekleri karşısında geçici olarak Kürt devletinin kurulmasını erteletirlerse şaşırmam. Bu tamamen iç politika gereği yapılacaktır. Yani oy, oy, oy…