AB müzakere tarihi alabilmek için vatan toprağı adaların devir edilmesi iddiası doğru mudur?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Yunanistan’da Lozan’ı tartışmaya açmasını büyük bir gaf olarak nitelendiren CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, daha vahimi ise; son 15 yılda silahlandırılarak işgal edilen 16 ada ve 1 kayalığımız hakkında bir tek söz edilmemesidir.  ded.

CHP Milletvekili Dikri Sağlar’ın konuyla ilgili açıklamaları ve verdiği soru önergesi şöyle:

Geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan’a gitti. Elbette dostluk ilişkilerinin gelişmesi adına takdir edilmesi gereken bir geziydi.Ancak, Batı Trakya müftü seçimini haklı olarak dile getirirken, anlamsız bir biçimde Lozan’ı tartışmaya açması büyük bir gaftı. Daha vahimi ise; Son 15 yılda silahlandırılarak işgal edilen 16 ada ve 1 kayalığımız hakkında bir tek söz edilmemesidir.

İddialara göre; Günümüze kadar TSK’ya işgalin önlenmesi için direktif verilmediği gibi, Yunanistan’a adaların boşaltılması için tek bir nota dahi çekilmemiştir. Gerekçe olarak ise; Erdoğan ve AKP Hükumetinin 17 Aralık 2004 tarihinde Avrupa Birliği’nden müzakere tarihi alabilmek adına adaların Yunanistan’a vermeyi kabul etmesidir.

Yani mü­za­ke­re ta­ri­hi için, tarihsel süreçte mülkümüz olan 16 Türk ada­sı ve 1 ka­ya­lık Yunanistan’a verilmiştir. Kaldı ki bütçe görüşmeleri esnasında bu vahim olay TBMM’de gündeme gelmiş, ancak Başbakan dahil hiçbir yetkili bir açıklama yapmamıştır. Bu iddialar hakkında açıklama yapılana kadar, peşini bırakmayacağız.

Şayet bu iddialar doğru ise; vatana ihanet edilmiştir. Bu konu hakkında Başbakan’dan ivedilikle bir açıklama yapılması elzemdir.

Soru Önergesi:

Yunan Kara Kuvvetleri Komutanı, tek kurşun atmadan işgal ettiği adalarımızdaki askerlerini teftiş etti. Yunan Cumhurbaşkanı bu adaların üzerindeki Yunanlıların yılbaşını kutladı. Adalarda 3 belediye kuruldu ve bunların fotoğrafları da resmi internet sitesinde yayımlandı.

Ege De­ni­zi’n­de Ka­nu­ni Sul­tan Sü­ley­man ve 4. Meh­met dö­ne­min­de fet­he­di­len, Ata­türk ve İnö­nü’nün Lo­za­n’­da ver­me­di­ği 16 ada ve bir ka­ya­lı­k Yu­nan Devleti tarafından kolayca alındı. Yunanlılar tarafından Lozan’a rağmen silahlandırılarak Türkiye yeni bir tehdit altına sokuldu. Bu işgal karşısında sessizliğini koruyan hükümet, verdiğim yazılı soru önergelerime “gerçekdışı” demekle yetindi.

Geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan’a gitti. Elbette dostluk ilişkilerinin gelişmesi adına takdir edilmesi gereken bir geziydi.

Ancak, Batı Trakya müftü seçimini haklı olarak dile getirirken, anlamsız bir biçimde Lozan’ı tartışmaya açması büyük bir gaftı. Daha vahimi ise; Son 15 yılda silahlandırılarak işgal edilen 16 ada ve 1 kayalığımız hakkında bir tek söz edilmemesidir. Adaların işgalinden bahsedilmemesi kamuoyunda iktidara karşı büyük bir tepki yaratmıştır.

AKP döneminde yalnızca adalarımızı değil, Kurtuluş savaşı ve sonrasında Lozan’da sahip çıktığımız Ata yadigârı Süleyman Şah türbesinin bulunduğu toprakları bile kaybettik! Türbenin eski yeri 2015 yılından bu yana işgal altındadır!

AKP iktidarının bu güne kadar sürdürdüğü görev sırasında ülkemiz, Batı’dan bölünerek Cumhuriyet tarihinin ilk ve en büyük toprak kaybını yaşamıştır.

İddialara göre; Günümüze kadar TSK’ya işgalin önlenmesi için direktif verilmediği gibi, Yunanistan’a adaların boşaltılması için tek bir nota dahi çekilmemiştir. Gerekçe olarak ise;

Erdoğan ve AKP Hükümetinin 17 Aralık 2004 tarihinde Avrupa Birliği’nden müzakere tarihi alabilmek adına adaların Yunanistan’a verilmesinin kabulü iddiasıdır!

Yani mü­za­ke­re ta­ri­hi için, tarihsel süreçte mülkümüz olan 16 Türk ada­sı ve 1 ka­ya­lık Yunanistan’a verilmiştir. Kaldı ki bütçe görüşmeleri esnasında bu vahim olay TBMM’de gündeme gelmiş, ancak Başbakan dahil hiçbir yetkili bir açıklama yapmamıştır.

Şayet böyle bir anlaşma yapılmış ve parlamentodan, dolayısıyla yurttaşlarımızdan saklanıyorsa bu vatana ihanet ile eşdeğer bir kabuldür.

Adalarımızda Yunan bayrağının dalgalanması AKP iktidarının düşündüklerinden öte ülkemiz için onur kırıcıdır. Bu iddialara cevap verilmesi kamu vicdanı için zorunlu hale gelmiştir.

Bu çerçevede:

• AB müzakere tarihi alabilmek için vatan toprağı adaların devir edilmesi iddiası doğru mudur?
• Şayet müzakere tarihi almak için vatan toprağımız üstelikte TBMM kararı olmadan Yunanlılara gizli bir anlaşma ile verildiyse; bu vatana ihanet değil midir?
• 65 yıl sonra Yunanistan’a giden TC Cumhurbaşkanı Erdoğan iç politikaya dönük gösteri yapmak yerine, esas davamız olan adalardaki Yunan işgalinden bahsetmesi gerekmez miydi? Kaldı ki; Yunan Başbakanı Çipras Kıbrıs’ın Türkler tarafından işgal altında olduğunu söylemesine rağmen, neden ege adalarını gündeme getirilmemiştir?
• Vatan toprağımızı koruyamazken, Kudüs’ü koruma çabanızın inandırıcı olması mümkün müdür?