SEN KİMSİN?

Sen kimsin?
Önce herkes gibi, bizden biri gibi. Sonra “mazlum ve mağdur” olan. Sen Kimsin?
Şiirler okuyan. Tavır ve davranışlarıyla, beden diliyle; karşı komşunun oğlu, mahallenin bıçkın delikanlısı görüntüsü veren, komşularının sevgisini kazanan.
Bu ülkede, bu toplumda, topraklarda alışılmadık sıra dışı politikacı portresi çizen.
Tolumun ensesinde boza pişiren seksen yıllık ceberut asker, bürokrat yönetim anlayışına savaş açan “demokrat” profil çizerek insanları kandıran. Sen kimsin?
Her şeye burnunu sokan. Ne yiyeceğimize, ne içeceğimize, nerede yiyip nere de içeceğimize, ne giyeceğimize, ne zaman evleneceğimize, kaç çocuk yapacağımıza, sokağa nasıl, ne zaman çıkacağımıza, ne düşüneceğimize, ne düşünmeyeceğimize, evlerimizde kiminle oturup kiminle oturmayacağımıza karışma hakkını kendinde gören. Sen kimsin?
“Kadın ile erkeği eşit tutamazsınız. O fıtrata terstir.”
“Dinimiz kadını erkeğe emanet etmiştir”
“Vapurundan inenlere bakıyorum, giyimleri beni rahatsız ediyor”
“Üniversite talebeleri kızlı erkekli aynı evde kalıyor. Bu bizim yapımıza ters”
“Kadın iffetli olacak. Mahrem ile namahremi bilecek. Herkesin içerisinde kahkaha atmayacak”
“Nişanlı çiftlerin el ele dolaşmaları dinen uygun değildir” diyen. Sen kimsin
Bazen demokrat olan
Bazen sıkı Milliyetçi
Bazen ırkçı
Bazen de milliyetçiliği “ayakları altına alan”
Bazen katı bir Müslüman
Bazen Laik
Bazen “dobra delikanlı. Ölüm vız gelir. Allahtan başka kimseden korkmam” diye Binlerce korumayla Cuma namazına giden. Sen Kimsin?
Bazen katı bir otoriter
Bazen 12 Eylül cuntasının idam ettiği insanların son mektubunu ekranlarda ağlayarak okuyan.
Bazen de şiddetli bir idam cezası taraftarı.
Bazen düzmece olduğunu bile bile “Türbanlı bacımıza” ” camide içki içtiler” diye alanlarda ekranlarda yalan olduğunu bile bile toplumun gözünün içine baka baka bunları tekrar tekrar söyleyen. Sen kimsin?
Her cümlesini ötekileştirme üzerine kuran “Biz, siz” diye toplumu ayrıştıran.
Her söyleminde toplumda bir kutuplaştırma, bir gerilim yaratan.
Bir gün öce söylediklerini; ertesi gün yalanlayan.
Bir gün önce birlikte tatil yapıp “kardeşim” dediğini bir gün sonra düşman ilan eden.
“Ne istediniz de vermedik. Bizden önce kaç valiniz vardı” deyip arkasından “İninize gireceğiz ininize” diyerek “Aynı yollarda beraber, yürüyüp, yağan yağmurda beraber ıslandık” larını “Paralel” ilan edip savaş açan.
Onları “FETÖCÜ” ilan edip Fetö’cülüğü her yakaya kolayca yapıştırılabilen bir suç yaftasına dönüştüren. Herkes tarafından aldatılan, kandırılan Sen kimsin?
Yıllardır ülkeye sokulmayan Şivan Perveri ülkeye davet edip; Diyarbakır da birlikte sahneye çıkıp, konserler verdiren, hendeklere göz yuman. Sonrada Kürt illerini kuşatıp, top yekûn bir savaş açan. Milyonlarca Kürt seçmenin iradesini meclisten çıkartıp cezaevine atan. Sen Kimsin?
“O bölgenin adı Osmanlıdan beri Kürdistan’dır” deyip aynı cümleyi kuranlara soruşturma açtırıp tutuklatan
Ülkeyi orta doğu bataklığına sokup, sonu belirsiz bir maceraya atan.
Bütün komşularıyla, her an herkesle kavgalı olan.
Ülkeyi ufuksuz, öngörüsü politikalarla savaşların eşiğine getirip, savaşa sokan sen kimsin?
Yurdun dört bir yanına; içinde gencecik insanların olduğu tabutların gelmesine neden olan. O tabutlara dirseğini dayayarak konuşmalar yapıp ekranlarda boy gösteren sen kimsin?
Davos’da “one mute” değip sonra özür babında İsrail’e büyük siparişler veren
“Hey Merkel. Merkel” dedikten sonra fındığa yıllar öncesinin altında bir taban fiyat vererek; dünya fındık borsasını elinde tutan, Almanya’ya rüşvet olarak fındık üreticisinin alın terini emeğini peşkeş çeken sen kimsin?
90 yıllık cumhuriyetin bütün kurumlarını alt üst eden. Yerine kötüde olsa bir şey koyamayan.
Ülkeyi günlük duygularıyla yönetilen bir muz cumhuriyetine çeviren
Her geçen gün otoriterleşen. Giderek diktatörleşen sen kimsin?
Sahi sen kimsin?

Hasan Kaplan