Karga Gak Demeden
16-10-2018
Ömer ŞAN

            Neredeyse gelenekleşmiştir, ‘Halime’yi samanlıkta bastılar’ sözü, ifadesi ve dahi vurgusu… Klişe olmuştur! Aslında şiirdir bu, türküleştirilmiştir… Ne kadar da hayatın içindendir değil mi oysa? Neredeyse her anında ‘Halime-samanlık’ ilişkisi var memleketin! Hem artık saman altından su da yürümüyor hani…

            Bu girizgahtan sonra Şair Yüksel Önaçan’a ait şiirin/türkünün devamı da gelir… “Halime’yi samanlıkta bastılar. Şalvarını gül dalına astılar. Gecesini bin beş yüze kestiler (sattılar) Elde bade belde şalvar oynar. Oynar gavur kızı aman oynar. Muhabbet candan kaynar. Halime’nin samanlıktır sarayı. Alışmış liraya almaz parayı…”

            Söz meclisin her yanından içeri…

            Bir papazla başladı feryat figan… Oldu ortalık darma da duman. Kalktı yol eylendi Amerikanyalara, geldi davasından… Bitmeden duruşma, hazır oldu tayyare, selam bile söylenmedi o yare…

            Pilavı yiyen yine oldu vatandaş… Adam ne koz verdi ne papaz! Ama asıl önemlisi ‘Papaz kaçtı’ denilen, gerçekte oyun olmayan gelişmenin sonrası, ABD Başkanı’nın açıklamaları ve gösterişi…

            Yani bizum demeklan… Şini, habu contonik turp (!anladunuz siz oni!); dedi ya ‘siki çaliştuk’ diye… Heketten da papazunkile kevi çikti ha… Alamadi bizumkile ordakini baksanuza!

            Yani nitekiminde benim güzel ülkem, ’35 yıllar yargılanan, 15 Temmuz’un planlayıcısı ve 250 şehidin sorumlularından Papaz Brunson’ serbest kaldı! Yurtdışı yasağı da kalktı. Amerika’ya uçtu. Turp’u Beyaz Sarayında okudu!

            E peki, Papaz Brunson serbest bırakıldı ama dolar düşmedi… Yoksa tutuklu bir papaz daha mı var, nedur?

            Tam da bu arada Cumhurbaşkanı Erdoğan çıkıyor… “Gaz yağı, un, şeker damgası. Ayrıca da karneler vardı. Bunları İnönü zamanında bu ülke yaşadı. Kim o? CHP’nin piri… ” demiyor mu?..

            Diyor da, meşhur hikayedir, bilirsiniz belki… Adnan Menderes, öğretilmiş bir çocuğu İnönü’ye yollar… Çocuk sayar döker…”Bizi, 2. Dünya savaşında şekersiz bıraktın, yağsız bıraktın…” İnönü, çocuğa babasını gösterip: “Ama babasız bırakmadım” der…

            Evet… Savaş yıllarıydı… Şimdi bunca ölüm ve yoksul halk savaşsız var!.. Biliyor ve algılayabiliyor musunuz?

            Bunu derken yetmedi, arkasında onlarca savaş, zafer ve bir o kadar da devlet ve asker tecrübesi bulunan İsmet Paşa’ya (İnönü) dadanıldı? Niye? Çünkü Atatürk’e laf edemiyorsun! O’nların kurduğu ‘Çağdaş, Demokratik, Laik, Sosyal Hukuk Devleti’nin’ altını oymakta beis görmüyor, bilimsel eğitimi de bitiriyorsun!

            Kısa Bilgiler

            * Bursa İnegöl’de 2000’lerin başında ibadete kapatılan bir camiye ait binaya saman konulduğunu gösteren fotoğraflar 2014 yılından imiş! Yani AKP döneminden ve bu cami binası ise 2018’de yine AKP’li belediye tarafından yıkılmış!.. Sanki Rize’de de samansızı olmuştu herhalde!

            * Gazi üniversitesi resmen açıkladı. Bildiri elimize de geldi… Resmen, ölmek üzere olan hastalar hariç,
ameliyatlar durdurulmuş! Kim ne derse desin, bir çok hastane aynı durumda. Sen hala yalandan %10 indirim yap!

            Yani kısacası… ‘Kılıçdaroğlu döneminde ilaç için kuyruğa giriliyordu’ söyleminden, ‘Malzeme yok ameliyat yapmayın’ talimatının verildiği döneme geldik… Çaktınız?

            * Bir gram verimli tarım toprağında, yaklaşık olarak 1 milyar bakteri, 100 milyon aktinomiset, 1 milyon mantar, 100.000 alg ve 100.000 protozoa bulunmaktadır (Kaynak: Brady and Weil, 1999; Hasanekoğlu, 1979).

            * Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu, “Zekeriya Öz FETÖ’cü değildir” şeklinde bir açıklama yapmış… İlginç değil mi? Eveeeetttt… Aslında FETÖŞ de FETÖ’cü değil… Kandırmışlar!

            * Halkbank’ın, Tansu Çiller’in ABD hesabına 350 milyon TL karşılığı dolar yolladığı anlaşılmış! Peki soralım mı, neden ve kimin talimatıyla, diye?

            Birileri de bu arada çıkıp İş Bankasındaki, Atatürk’ün hisseleri ve yönetimiyle uğraşsın! Açıklamış vatandaş…

            İş Bankası’nın hissedarı Atatürk’tür. Atatürk, vasiyet bıraktığı için kendisinin sahip olduğu hisselerin temsilini CHP yapıyor. Bir nevi bekçilik yani. CHP, bundan dolayı bir kazanç elde etmiyor! Hisselerden doğan gelirler, olduğu gibi Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’na gidiyor, Atatürk’ün vasiyeti doğrultusunda.

            Ve şimdi de bizim notumuz… Hani birileri yaltakçılık yapıyor ya… Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu ve ebedi liderinin vasiyeti ve mirasını ortadan kaldırmaya hazır olanın milliyeti yoktur! Bilinsin!

                        Önceden birileri 5 yaşında gördüğü rüyaları 65 yaşıta kağıda döker salya sümüklenirdi. Şimdi ise filmlerle sihirli cama geçip,film içinde film,yetmedi rüyalarla din-iman,peygamber pazarlıyor! Siz rüyalarda yaşarken gerçek esnaf ne yapsın? Konkordato mu ilan etsin, saraya mı çıksın?

            Şair Nihat Behram‏  anlatıyor… “İlk gözaltına alındığım 16 yaşımdan bu yana sayısız polis şiddeti ve 12 Mart/12 Eylül’de zindan/işkence, sürgün solumuş, zulmün binbir türüne tanık olmuş ve bugün 72 yaşında biri olarak söylüyorum:hiçbir dönem yurdumu bu dönemdeki kadar yağmalanmış/yaralanmış/karalanmış görmedim!

            Ve Saadet Partisi milletvekili Cihangir İslam, Meclis’te tarihi bir konuşma yapıyor: “Ne yediğiniz ıstakozlarda, ne içtiğiniz ejderha sularında gözümüz yok. Bu hayatı sürdürmek için kendinize Cennet kurmak istiyorsunuz. Onun için de bize bu hayatı cehennem ediyorsunuz.”

            “İşte bu zulmünüze karşıyız…” Batsın diyoruz ama kıskanıyorsak da namerdiz!..

            Samanlığı boş verin, sokaklar sahne olmuş!