Hani bir zamanlar rayından çıkarılmış, hedefi saptırılmış bir Ergenekon vardı.
Hani, Ergenekon’un fırsatçı bir savcısı, bir de aslında onun savcılığından sorumlu avukatı vardı.
Gel zaman git zaman gün geldi devran döndü. Davanın höyküren külhani savcısı, torbadan düşmüş karpuza döndü.
Bu arada insanlar yaşanacak yıllarından, kimi sağlığından, kimi malından kimisi canından oldu.
Molla savcı sonraki davaları kaybetmeye dayanamaz kahrolurdu. Çözümü, hukukun ırzına geçip kiralık yargıçlar bulmak oldu.
Ve tabii bütün bunlar olurken olan, insanlığa, hak hukuk adalete duygusuna oldu.
Bu rezaletten sonra, toplum, yaması dikiş tutmaz eğreti dona döndü. Ortam hazırlanınca, ortalık, yırtık dondan çıkanlarla doldu.
