Burdur’da gözde turizm merkezi Salda Gölü’ndeki gölet projesi için açılan davada Danıştay, davayı reddeden yerel mahkemenin kararını bozdu. Bölgeye giden bilirkişi heyeti ise göletin çoktan yapılmış olduğunu gördü.

Burdur’un Yeşilova ilçesinde turkuaz renkli suyu ve bembeyaz kumsallarıyla ‘Türkiye’nin Maldivleri’, ‘Saldivler’ gibi isimlerle anılan, son yılların en önemli turizm merkezlerinden biri haline gelen Salda Gölü’nde, DSİ’nin, ‘Kayadibi Göleti ve Sulamasına Ait Malzeme Ocakları Projesi’ ile ilgili verilen, ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi(ÇED) gerekli değildir’ kararının, iptali için 2017 yılında dava açıldı.

Bilirkişi incelemesine katılan ve iptal davası açan üç kişiyi temsil eden avukat Tuncay Koç, şunları anlattı: “Salda Gölü’nün beslenme sularının azalacağı ve beslenme sularının gölette toplanmasının gölü öldüreceği gerekçesiyle dava açmıştık. Zaten orada geçmişte sulama amaçlı Doğanbaba ve Değirmendere isimli iki gölet yapılmış. Bu gölet gereksiz ve Salda Gölü’nü kurutacak. Ancak gittiğimizde göletin yapıldığını gördük. İlk davayı kaybettiğimiz için gölet yapılmış fakat içinde su yoktu.”

Avukat Tuncay Koç, bilirkişi raporuna göre yeniden karar verileceğini, kendilerinin ise“ÇED gerekli değildir” raporunun iptali yönünde karar verilmesini beklediklerini anlattı.

Koç sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak lehimize karar çıksa da göletin yapılmaması veya kapatılması gibi bir durum söz konusu değil. Kağıt üzerinde davayı kazanmış olacağız. Projede malzeme alımı için bir taş ocağı da vardı ve orası Salda Gölü tampon bölgesiydi. Ancak taş ocağını oradan almamışlar ve başka bir yerden getirmişler. Projeyi de sonra bir miktar değiştirmişler. Dolayısıyla davayı kazansak da sonuç değişmeyecek. Açtığımız dava kağıt üstünde kalacak. ‘ÇED gerekli değildir’ kararının iptali durumunda gölete su doldurulmaması gibi bir şey de olamaz. Açtığımız davanın çok bir anlamı kalmadı ama projenin de gereksiz ve hatalı olduğu da ortaya çıktı.”