Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bölücü olduğunu iddia etti.

AKP’yi kurarken kurucuların içinde bir tek Türkün olmamasına özen gösteren Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır…

Kurum ve kuruluşların başındaki Türkiye Cumhuriyetinin baş harflerinin yazdığı TC’yi kaldırma girişiminde bulunan, hatta kısmen de kaldıran kişi Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Okullarda okutulan andımızı kaldıran Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Askerimize kelle diyen Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Askerlerin şehit olmasına tepki gösterenlere cevaben “askerlik yan gelip yatılan yer değildir” diyen Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

PKK ile Oslo’da masaya oturan Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

PKK lideri Abdullah Öcalan ile senelerce görüşmeleri organize eden Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Anayasa referandumlarında PKK İile ortaklaşa evet kampında yan yana duran Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Sınır kapılarında mahkemeler kurup PKK’lileri yargılamadan serbest bıraktıran, mahkemeleri paravan olarak kullanan Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

CIA talimatı gereği Roboski’de 34 Kürt gencini katlederek Türk–Kürt halklarını düşmenlaştırmayı hedefleyen eylemi Kemal Kılıçdaroğlu’nun yönetimi değil, Recep Tayyip Erdoğan’ın yönetimi yapmıştır.

Türkmenlere silah Götürüyoruz diye IŞİD’de cephaneyi Kemal Kılıçdaroğlu yönetimi değil, Recep Tayyip Erdoğan yöneti idir.

Ülke sınırlarından kontrolsüzce milyonlarca Arap’ın ülkemize girmesine ve ülkemizde sersem mayın gibi gezmelerine Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan imkan tanımıştır.

Fethullah Gülen’in aracı olmasıyla Başbakan olan ve bu süre içinde Fethullah Gülen’in tüm kadrolarını ülke bürokrasisine yerleştiren Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan olmuştur.

Ülke varlıklarını uluslararası sermayeye peşkeş çekerek, ülkemizdeki kurumları işlevsiz kılarak ülkemizi üretimden men edip, sömürgeleştirmek durumunda bırakan Kemal Kılıçdaroğlu değil, Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Ülke bu zat sayesinde samana, ete, bulgura, pirince, şekere, tahıla muhtaç bırakılmıştır.
Bu zat, buna rağmen muhtarları saraya toplayıp Kemal Kılıçdaroğlu’nun teröristler ile ilişkisi olduğunu, dolayısıyla ona oy vermemeleri gerektiğini söyledi. Oysa kendisi tarafsızlık üzerine yemin etmesine rağmen, ülkenin resmi makamını kötüye kullanarak AKP’ye oy istedi. AKP ve MHP harici partilere oy verecekleri terörist ilan etti.

Bütün kabahat o sarayın her yerine ayna koyan mimarlarda… Demek ki bu sarayda hangi yana bakılsa insan kendisini görüyor.

Kemal Kılıçdaroğlu terörist değildir.

Kemal Kılıçdaroğlu Kürt kökenli, Alevi gelenekten gelen Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci sınıf vatandaşıdır. Onun partisine oy verenlerde en az onun kadar birinci sınıf Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıdır. Cumhurbaşkanlığı makamını kötüye kullanarak AKP’ye oy vermeyenlere sarfettiği sözlerini kınıyorum. O saray AKP’nin seçim ofisi olmuş ve saygınlığını tüketmiştir.

Halkın vicdanlarıyla bu hususu değerlendireceğini oy kullanma eylemini haklıdan yana kullanacağına yürekten inanıyorum.

Megri megri…