12 Eylül faşizmi, dağdaki devrimcileri yakalamak için ailelerine yapmadığı işkenceyi bırakmadı. Zaman sonra baktıki, baskıyla bu iş olmayacak, şevkatli devlet olmayı denedi. Aileleri eliyle, çocuklarının dağdan inip devlete teslim olmaları yönünde ikna edilmeye çalışıldı. İşkenceden kurtulmak için aileleri çeşitli kanallar kullanarak çocuklarını ikna ediyormuş gibi davranıp, sırf işkenceden kurtulma yoluna gitmişlerdir. Çok az aile de devlet ile işbirliği yaparak çocuğunu çeşitli yöntemlerle devlete teslim etmiştir.

HDP önünde oturan aileler bu faşist yöntemler ile orada oturtuluyor inancı bende ağır basıyor.

Hiç bir silahlı örgüt, militan ihtiyacını kaçırarak sağlamaz. Bu gibi örgütler militanlarını tamamen gönüllülüğe dayalı ve de çeşitli aşamalardan geçirerek örgüte kabul eder.

Bunu bilmek için siyasi dahi olmak da gerekmez. Normal bir kişi fevkalade bilir.
O ailelere devlet hangi tür baskı uyguluyor?
Ne gibi vaadlerde bulunmuştur?
Sorun buradadır.
Bunları hükümet açıklayabilir mi?

Bana göre bu uygulamayı iktidarı bile yöneten derin devlet yapmaktadır.
Bu uygulama bence iki yere hizmet edebilir.
1– HDP ile CHP’yi birlikte iktidara hazırlama zemini yaratırken, İyi Parti’yi o bloktan kopartıp, 2023’e kadar iktidarın düşmemesini sağlar.
Yükselen İyi Parti’yi de MHP gibi AKP eliyle etkisizleştirip, peşinden AKP ile birlikte çöpe atarak, CHP ve HDP ile barış sürecini emperyalistlerin istediği doğrultuda sonuçlandırma isteği olabilir.
2– Kürtleri sağ, sol diye ikiye bölerek, en azından Kürtlerin yarısının desteğini alarak dengeyi sağlamaya çalışmak olabilir.

Bu gün bir arkadaşım dikkat çekmişti “Cumartesi anneleri, legal yaşamda devlet tarafından kaçırılıp öldürülen çocuklarını arıyor” diyor, “HDP önünde oturanların çocukları ise şu an PKK militanları…” diyor.

“Siz devlet olarak Cumartesi Annelerine terörist muamelesi çekerken, HDP önündeki anneleri bal kaymakla beslerseniz, esas suçu siz işlemiş olmaz mısınız” diye soruyor.
Bu soruları aynen ben de soruyorum.

Cumartesi anneleri aydınların anneleridir, HDP’nin önünde bekleyen anneler ise devletin terörist olarak tanımladığı kişilerin anneleridir.

Bu tutarsız, bu siyaset bilmez, bu toplumu kandırma, üç kağıtçı siyasetten vazgeçin ve bu komik, gülünç, devlet adabıyla bağdaşmayan cahil politikadan vazgeçin.