Karga Gak Demeden
08-10-2019
Ömer ŞAN
Kemiksiz Köy!
Bizim atadan gelen öz sözlerimiz, deyişlerimiz var bilirsiniz… ‘Köpeksiz köyde değneksiz dolaşmak’ gibi, ‘ak akçe kara gün içindir’ gibi… ‘Görünen köy, kılavuz istemez’ gibi…
Ancak, forsunda 16 devletin temsil edildiği bu Cumhuriyetin, geçmişinden bugüne hiçbir zaman, dönem ve asırda ve dahi düşmanları tarafından bile böylesine ağır ifadeler kullanılmadı!
Evet… Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin adını unuttuğu Kızılcahamam’daki istişare toplantısında konuşurken… “Yüzde 50 seçilme yeterliliği yeni sistemin omurgasıdır ve bu iş bitmiştir. Seçilme oranını yüzde 40’a düşürme gibi bir çabamız yok” dedi ve devamına da… “CHP bundan kendine bir şey çıkarmaya çalışıyor” iddiasında bulunan Erdoğan, “Bundan sana bir şey çıkmaz. Buradan sana kemik de düşmez” ifadesini kullandı.
Ve dün… Irak ve Suriye’ye sınır ötesi operasyon konusunda hükümete verilen yetkinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Başkanlığına sunuldu. Bugün görüşülmeye başlanacak!
Ardından AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, “Nihayetinde bir savaşa giriyoruz. Buradan terör örgütlerinin temizleneceği, sınırları belli olsa da bir savaşla karşı karşıyayız ve Allah’ın izniyle inşallah bu savaşı biz kazanacağız” dedi…
Arkadaş iyi de bu neyin savaşı? Hiç kimse söylememiş mi kendisine, ‘savaş’ ülkeler arasında olur, kendi içindeki temizliğe başka şey denir!
Ve tam da Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Geldikleri gibi giderler” dediği İstanbul’un işgali sırasındaki asi duruşu ile… Ve gittikleri 6 Ekim 1923’teki İstanbul’un kurtuluşunun 97.yıldönümünün ertesine denk getirir gibi!
Bir de şu emperyalist Amerikanyanın saçma sapan başkanının ifadeleri geldi dünün üstüne…“…Türkiye Ekonomisini tamamen imha edip yok edeceğim (daha önce yaptım). Avrupa ve diğerleri dikkat etmeliler” demiş!.. Artık bu adam ile değil diyalog, telefonla bile iletişim kurulmamalı! Bu hadsizlik ve terbiyesizlik karşısında da susulmamalı! Ruh sağlığı yerinde değil… Tedavisi yok!
Ama ne ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı günün öncesi, Trump’ın Türkiye’yi anladığını ama çevresinin (yöneticilerin) onun dinlemediğini söyledi. Dün de yandaş gazeteler ciddiyetle, “başkan iyi, etrafı kötü” haberi yaptı! Ya bu emperyal manyak adam Türkiye’yi kekliyor ya da bizimkiler bizi! Anlayabiliyor musunuz?
Bir de IMF heyeti var, bilirsiniz! Hazırladıkları raporda, Türk halkının her yeni zam ve vergi haberine sosyal medyada yüz binlerce espriyle tepki verdiğine dikkat çekmiş ve bu haliyle Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler içinde en neşeli fakirleşen ülke olduğuna işaret etmişler…
Nasi ama…
Enflasyonu yüzde 9 olarak açıklandığı bir ülkede köprüye, otoyola, gaza, yakıta, posta ücretlerine yüzde 20 zam yapılır… Ama hala 9 enflasyon!
Ha, bir de Mahmut Tanal var… Avukat, CHP’li…
1999’da, ülkemizden ‘kaçar’ gibi emperyalistyaya yerleşen fetöş’e 15 Temmuz’a kadar maaş ödeyen AKP’ye sormuş… “Gülen, ABD’de kaç ameliyat geçirdi, tedavisi için SGK kaç lira ödemiştir” diye!
Öyle eften püften değil ha çok ciddi bir soru. Fetöşle mücadele için odak oluşturan ilgili ve yetkililer, bunu tez zamanda yanıtlamalı!
Tam da bu arada, bir süre önce bypass ameliyatı geçiren emekli albay ve yazar, operatör doktor Aytekin Ertuğrul, 2019 bütçesinin 81 milyon lira açık olduğu gerekçesiyle Danıştay’a açtı davanın ardından şimdi de maliye bakanlığına açık mektup yazmış. Mektubunda AKP’nin bugüne kadarki resmi bütçe açıklarının 700 milyarı geçtiğini vurgulamış!
Tarımın bakamayanı, ülke toprakları yetersiz deyip dış ülkelerde kiralık tarım arazisi arıyormuş! Bursa’nın 20 köyünde yetişen siyah incir için, ’40 kuruşa iç piyasaya satamıyoruz, nakliyesini karşılayın, bedava verelim halk incir yesin’ diyor çiftçi kardeş ama duyan dahi yok!.. Ancak yurttaşa 12-14 Liradan ulaşan incirlerin vebali de, ülkenin o bakanının boynunda kalmaz mı?..
Sayıştay raporuna, göre ölülere de sağlık hizmeti verilmiş! Olmaz, olmaz demeyin… Bakın, sonunda bu da oldu ya! Hayal bile edilemezdi, değil mi?
Uğur Biryol, “Türkiye’nin tek şimşir ormanı kurudu. Yetkililer, çok basit bir uygulamayla sorunu çözebilir. Ama kimsenin ilgilendiği yok” diye çıkış yaptı! Çıkar mı ilgilenecek yetkili?
Ve bu arada da, adına yeşil denen, Karadeniz’in yaylalarını cehenneme çevirecek yol çalışmalarını engelledikleri gerekçesiyle yargılanan 13 köylünün davası, yeni atanan hakimin dosyayı incelemek için 2.kez zaman istemesi gerekçesiyle 5.kez ertelendi…
Yaşamı ertelemeyin ha! Köyü, bırakmayın, köyü! Yoksa, size pay düşürmeyenler tamamını yiyor ha, unutmayın!
