Alamosgold’un iştirakçisi Doğu Madencilik A.Ş. Çanakkale’de Kolin Otel’de yaptığı basın açıklaması ile 200 çalışanının iş akdini feshettiğini bildirdi.

Kazdağlarındaki tazminatsız işçi kıyımı ile ilgili KazDağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği şu açıklamayı yaptı:

Alamosgold’un İştirakçisi Doğu Biga Madencilik, Kirazlı Altın madeni Projesi’nin yol açtığı ekolojik yıkımın ortaya çıkmasından sonra yoğunlaşan tepkiler nedeniyle çalışmalarına ara vermek zorunda kalmış ve çalışanlarına izin vermişti. İşletme ruhsatının 13 Ekim’de yenilenmemesi üzerine de basın açıklaması yapan firma, Bakanlığa gerekli başvuruları yaptıklarını ve temaslarını sürdürdüklerini bildirmişti.

Firma, Ruhsatın yenilenmesi sürecinde bir gecikme ile karşı karşıya kaldık" demesine rağmen ruhsatın uzatılması konusunda umutsuz olmalı ki, çalışanlarını işten çıkarmak zorunda kaldı ve bölge halkını ve köylüleri mağdur etti.

EKOLOJİK YIKIMDAN HİÇ SÖZ YOK!

Doğu Biga Madencilik, yaptıkları açıklamada madencilik faaliyetlerinin bölgenin kalkınmasına ve istihdam sorununa nasıl katkıda bulunduğu konusunda güzellemelerine devam ederken kazmayı vurdukları andan itibaren Kirazlı’da sebep oldukları ekolojik yıkım konusunda en ufak bir söz dahi etmedi.

“Altın madenciliği”nin yapıldığı ülkelere ve bölgelere hiçbir yarar sağlamadığı, daha fazla yoksulluğa yol açtığı, hiçbir kamu yararı olmadığı gibi, tarım alanlarını, su kaynaklarını, ormanları yok ederek ve kirleterek geri döndürülmesi çok zor ekolojik yıkımlara yol açtığını daha önce çeşitli kereler dile getirdik. Kısa süre içerisinde de Kirazlı’da bu duruma tanıklık ettik. 374 bin ağacın kesilmesi ile bir orman ekosistemi yok edildi.

KÖYLÜLER MADENE MAHKUM DEĞİLDİR!

Kirazlı Altın Madeni Proje alanı civarında yaşayan köylüler madene mahkum değildir ve madencilerin sosyal rüşvetlerine ihtiyaçları yoktur. Alamos Gold ÇED Raporu’na göre Kirazlı’da 6 yıl çalışacak, rezerv bittikten sonra arkasında bıraktığı ekolojik yıkıma aldırmadan çekip gidecek ve halk bu yıkımla baş başa kalacaktır.

Köylerdeki tarımsal üretimin desteklenmesi, köylerde yeni iş olanakları yaratılması ve köylülerin ihtiyaç duydukları yol, su, elektrik gibi temel altyapı ihtiyaçlarının sağlanması kamunun sorumluluğundadır. Köylerin çöp konteynerleri, cami avlularının peyzajı, çeşme yapımı, köyün gençlerinin burs gereksinimi, madencilere bırakılmadan yerel yönetimler ve ilgili kamu kurumlarınca çözülebilecek sorunlardır. Madencilerin sosyal rüşvetlerle bu ihtiyaçları çözmeleri ve köylüleri kendilerine bağlamaları kamu adına utanılacak bir durumdur. Doğu Biga, yaptığı açıklamada verdikleri sosyal rüşvetleri belirterek köylülerin başına kakmaktadır.

RUHSATIN YENİLENMEYECEĞİ BİR AN ÖNCE AÇIKLANMALI, ALAN REHABİLİTE EDİLMELİDİR!

Ruhsat belirsizliğinin bir an önce sonuca kavuşturulması için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ruhsatı yenilemeyeceğini bir an önce açıklamalıdır.

Ardından da Doğu Biga Madencilik A.Ş.’ye tahsis edilen alanların izin belgeleri iptal edilmeli ve firmanın alanı boşaltması sağlanmalıdır. Söz konusu alan, uzmanlarca hazırlanacak ekolojik rehabilitasyon projesine uygun olarak, maliyeti sebep olanlarca karşılanarak, acilen rehabilite edilmelidir.

KAZDAĞI’NIN ÜSTÜ ALTINDAN DEĞERLİDİR!

Bölge halkı ve köylüler, istemeleri halinde, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından istihdam edilerek rehabilitasyon projesinde çalıştırılabilir ve mağduriyetleri bir ölçüde giderilebilir. Bir yandan da kamu ve yerel yönetimler tarafından bölgenin tarımsal ürünleri ve turizm değerlerinin bölgenin ve köylülerin refahı için en iyi şekilde değerlendirilmesi konusunda projeler geliştirilmeli, üretim ve pazarlama kooperatifleri kurularak üretici desteklenmeli ve Kazdağı ve çevresinin değerleri temiz ve sağlıklı bir şekilde gelecek nesillere aktarılmalıdır.

İŞTEN ÇIKARTILARAK MAĞDUR EDİLEN KÖYLÜLERE TAZMİNAT VERİLMELİDİR!

Bölgedeki köylüler zorunluluktan, umutsuzluktan, tarımdan kopuş nedeniyle madende çalışmaya mecbur bırakılmıştır. Madende çalışanlar ile madenin yarattığı yıkıma karşı olanlar birbirine karşıt değil, dosttur. Halkın arasında yaratılmak istenen ayrımcılık sosyal politikalarla bir an önce giderilmelidir. Ekonomik kriz ve işsizliğin, işten çıkarılmaların sorumlusu doğa ve yaşam savunucuları değil siyasi iktidar ve sermayedir.

Alamos Gold’u, mağdur ettiği köylülere gerekli tazminatı vermeye, sebep oldukları ekolojik yıkımın maliyetini karşılamaya ve alandan ve tüm diğer altın madeni projelerinden çekilmeye çağırıyoruz.

KAZDAĞI DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA DERNEĞİ