Dünkü yazımda en son “Peki sonra ne oldu?” demiştim.

İşte tam bu dönemde yeni oyunlar oynanmaya başlandı ülkemiz üzerinde.

Ecevit’in başbakanlığındaki DSP-ANAP-MHP koalisyon hükûmetinin küçük ortağı MHP’nin lideri Devlet Bahçeli, tam da bu dönemde erken seçim talebini gündeme getirdi. Böylece 3 Kasım 2002 tarihinde milletvekili genel seçimlerinin yapılmasının önü açılmış oldu. Böylece genel seçimlere gidilmesi kararlaştırıldı. Diyebiliriz ki AKP’nin iktidarını sağlayan başta MHP’nin genel başkanı Devlet Bahçeli’dir.
Peki, AKP’nin 18 yıllık iktidarının başladığı tarih olan 3 Kasım 2002’ye gelmeden önce ekonomik göstergeler, dolar kuru hangi seviyelerdeydi?
Şimdi hangi seviyelerde?

Bilindiği üzere, AKP iktidara gelmeden önce bir 28 Şubat krizi yaşandı bu ülkede.

28 Şubat 2001 krizi patlamadan önce, yani 2000 yılı Aralık ayı sonunda dolar kuru 0,6764 TL’ydi. Bu krizle birlikte yani 28 Şubatta dolar kuru 0,9207 iken krizle birlikte artarak kur 1 TL’nin üzerine çıktı. 2001 yılı sonunda ise dolar kuru 1,4466 TL’ye yükseldi. AKP’nin iktidara geldiği 3 Kasım seçimlerinden önce dolar kuru 1,6625 TL seviyesindeydi. Merkez Bankası verilerine göre 4 Kasım 2002 tarihi itibariyle dolar kuru 1,6700 TL’ydi. Sanırım dolar kuru üzerine bu kadar yolculuk şimdilik yeterli.

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından, bunların “çıraklık”, “kalfalık” ve “ustalık” dönemlerinin olduğunu hepimiz anımsarız.

18 yıldır tek başına iktidarda bulunan AKP Hükûmetleri dönemlerinin sonunda yani 2020’lerde dolar kurunun seyrini nereden nereye yükseldiğini anımsayıp değerlendirmekte fayda var.

Yukarıda belirttiğim üzere, 3 Kasım seçimlerinin ardından AKP’nin iktidara geldiği dönemde dolar kuru 1,6625 TL’ydi. Diyebiliriz ki, bu süreç, döviz piyasalarının oldukça sakin dönemiydi. Nitekim 2003 yılı sonunda dolar kuru 1,3933 TL, 2004 yılı sonunda 1,3363 TL, 2005 yılı sonunda da 1,3418 TL olarak gerçekleşti.

Ancak 2006 sonunda dolar kurunda tekrar yükselmeler yaşandı ve 1,4056 TL’ye yükseldi. 2007’ye kadar olan bu dönem (kendilerince) AKP’nin “çıraklık” dönemi olarak değerlendirilmektedir.

Hep övündüler ve “çıraklık dönemimizde bunca başarıyı sağladık, siz bizi bir de kalfalık ve ustalık dönemlerimizde görün” dediler beyaz camlardan.

Bilindiği üzere, 22 Temmuz 2007 tarihinde milletvekili genel seçimleri yapıldı. AK Parti bu defa yüzde 46,58 gibi rekor seviyede bir oy oranıyla seçimin galibi olarak çıktı. İşte bu tarihten sonra kurulan hükûmetler dönemlerine AKP’nin “kalfalık” dönemi adı verildi, kendilerince. Uzman kadroları mı böyle açıklama yapmasını istedi bilemiyorum, ama bu adı bizzat partinin genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın camdan okuduğunu çok iyi anımsıyorum.

Ne yazık ki bu dönemler ülkemizde siyasi gerilimlerin artmaya başladığı dönemler oldu.

Bilindiği üzere Tek Adam Yönetimi özlemine giden bu süreçte Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı. Birçok insanın hayatını karartan Ergenekon ve Balyoz Kumpası Operasyonları da bu dönemde gerçekleştirildi!..

Kabul etmek gerekir ki siyasi alanda yaşanan tüm bu gerilimler, ekonomik alanda da kendini yakıcı bir biçimde hissettirdi. Haliyle ekonomik göstergelerde de önemli değişimler başladı. Hep biliriz ki ekonomi en önemli belirleyici unsurdur/faktördür.

(Devamı yarın…….)

Esen kalın…
SMMM Gökhan DEDE