Karga Gak Demeden
11-08-2020
Ömer ŞAN 

          Aslında buna bizde, ‘her koyun kendi bacağından asılır’ da deniyor… Nasılsa ‘koyun’ ile aşina olmuş ya toplumumuz! Hele de bu pandemi sürecinde daha da net çıktı ortaya. Kimse gelip sizi korumayacak!

         Aile, eş-dost kavramı da korumaz. Herkes kendini korumalı, çocuğunuzu kendinizden, kendinizi çocuğunuzdan koruyacaksınız!

            Ve illa ki de temizlik!  Lütfen Dikkat…

            Alıntılayarak aktarıyorum sizlere de… Siz de öyle yapın, duyarlaştırın!
* Toplum içinde maske takıyorum ve senden 2 metre uzak mesafeyle duruyorum.
* Sana saygı duyduğumu ve asemptomatik olup, virüsü verebileceğim ihtimalini bilmeni istiyorum.
* Virüsten dolayı korku içinde yaşamıyor, sadece sorunun değil çözümün bir parçası olmak istiyorum.
* Kendimi, hükümet beni kontrol ediyor gibi değil; topluma katkıda bulunan bir yetişkin gibi hissediyorum!
* Biliyorum ki, Dünya benim etrafımda dönmüyor.
* Maske takmak ve 2 metre arayla durmak beni zayıf, korkmuş, aptal hatta ‘kontrollü’ birey değil; şefkatli, duyarlı ve saygılı bir yurttaş yapar…
* Bir an için yakınınızdaki değerli birinin hastalandığı ve hatta hayatını kaybedebileceğini düşünün.
* O’nun için maskeni tak ve mesafeni koru.
* Sen de bu nezaket ve saygının içinde ol.
* Korku ve virüs yerine saygı ve çözüm yayalım… Olur mu?

            ***

            “yol var/ koşulası,/ nötron tozulları/ bahane,/ gün aymış geceden…/ yer mi/ toprağın çocuğu,/ bir adımda/ alır şahmeranı,/ çakmaz zuladan/ heceden.”

            ***

            Yalanlar üzerinde kurulu bir inanışla, yüzyıllardır devam eden bir kandırmaca… Sana düşman, bana düşman, yurda düşman… Emperyalizmin bütün tek dişli canavarları aynıdır! Böler, parçalar, yönetir/yutar…

            Rize’de yaşadı bunları ve daha neleri… İlk bakışta 11 imam başlattı 1 imam idam edildi, bir başka imam ise ortaya çıkardı… Tam 95 yıllık yalanı!

            Evet, aslında belgeli ve bilgili şekilde hep vardı ama hep aşağı itildi… Biz asıl sahipleriyle uğraşırken, kapının köpekleri hep daha ileri gitti, yalana yalan kattı.

            “Atma Hamidiye atma, şapka da giyeceğuk, vergi da vereceğuk” kuyruklu hikayesi… Açmayacağız daha, haberde var ama siz gene de bu gerçeğin ve ihanetin küçük bir kısmını ortaya çıkaran yürekli insan, araştırmacı-yazar Recep Koyuncu’nun gündem yaratacak açıklamalarına bir göz atın ve sahip çıkın!

            Elbette ki, Anafartalar Grup Komutanı Kurmay Albay Mustafa Kemal komutasındaki I. Anafartalar Zaferi’nin 105. yıldönümünü de unutmadan ha!

            Rize’den açılmışken konu, girelim gene covid-19 meselesine! Her geçen gün artıp neredeyse 5002ü bulmuş hasta sayıları. Artık ülke genelindeki her yerde olduğu gibi her hasta için yatak ayrılmıyor. Kriterler değişmiş!

            Artık her şey sizde bitecek… Korunacağız hep birlikte, sakınacağız olabildiğince…

            Mesela Dr.Öz’ün dediği gibi bu hastalıkta en önemli şey bağışıklık sistemi. Aramızda bağışıklığı iyi olanlar, spor yapanlar, doğru besinleri alanlar, sigara içmeyenler vb. bu hastalığı belki hissetmeyecek, belki hafif bir grip gibi atlatıp hayatlarına devam edecekler.

            O nedenle öncelikle vücut direncini artırmalı. Spor ve hareket. Sonrası beslenme. Özellikle meyve sebzeler ile sarımsak, yoğurt, kefir, yeşil çay, bal vb. Daha da önemlisi doğal tüketimler, sonrası ise besin takviyeleri ki, özellikle C vitamini, çinko, beta glukanlar (1.3 ve 1.6) ve kara mürver ekstresi. Meyve sebzeler ve takviyeler! Pek doğal olarak kendinize de dikkat etmelisiniz.

            Yani özetle…
1- Kendinizi karantinaya alın. Virüsle en geç temas edenlerden olun. 2- Hijyen. Olabildiğince temizliğe dikkat edin. 3- Meyve sebze yiyin. 4- Bağışıklığa iyi gelen sarımsak, kefir, yoğurt gibi besinler tüketin. 5- Bağışıklığa çok iyi gelen besin takviyeleri ve vitaminler alın. 6- Hareket edin ve evinizde spor yapın. 7- Sigarayı bırakın. 8- Bol su için…

            Ve lütfen bunları herkesle paylaşın.

            ***

            Yalnız, bu araya  ‘İnce’ bir siyaset tüyosu yerleştirelim…

            Gene ani bir çıkışla manevraya başlayan İnce’nin bence parti kurmak gibi bir niyet yok! Gelecek seçimlerde Cumhurbaşkanı adaylığını garantileyip, bunu sözleşme altına almak istiyor! Ancak bu durumda ittifakın tek adayı olma olasılığı yok. Manevralara yine Rize’den başlayıp, bahçeden çay toplayacakmış!

            Unutulmasın ki, CHP kimsenin değil, herkesin! Dahası da var… Armut dalda pişmiyor! Ama şimdilik kalsın.

            “bir bakmışsın,/ mavi karışmış yeşile, beyazdan sarıya yol./ yusufçuk kanadında çiy/ güneşte ışığa hasret,/ dipsiz kuyularda/ ince bir tutar dal;/ bir bakmışsın,/ hal gene aynı hal…”
Tam yaşamın orta yerinden selam olsun yüreklere…