Son zamanların modası,  zorlama bir “Z Kuşağı” tersanesi.

Kimse kusura bakmasın ya da bakanlar buyursun baksın. Z, ABC’nin son sesi. Bunlar da zurnanın son deliği.

Bu takımın her gün binlercesini gözlüyorum, sokaklarda, kafelerde, barlarda. İzledikçe, içim kararıyor, yarınlar adına.

Bir televizyon kanalında program yapan bir hatun var, adı lazım değil. Benim gibi birkaç kez rastlayanlar, anlamıştır. On altı yaşında bir oğlu varmış da aman neler bilirmiş de neler. Kargaya yavrusu şahin görünürmüş sözünün canlı timsali.

Yav arkadaş, hele bir bak, televizyonlardaki bilgi yarışmalarına. Bir de oraya çıkma cesaretini gösterenler, kalburüstü olanlar. Çoğu kariyer sahibi ama vaziyet icler açısı.

Ha, şu ünlü sözle de haklarını teslim etmeli: “Bozuk yolda tökezleyen kınanmaz.” Zaten dökülen eğitim sistemini, içinden çıkılmaz kepazeliğe çevirdiler, on sekiz yıldan beri.

Şimdi birileri kalkıp ama diye lafa başlamasın. Elbette, pırıl pırıl, bilinçli, can civanlarımız var. O kadar da olmasın mı.

Bütün bu acı gerçekler, ayan beyan orta yerde dururken nedir bu “Z Kuşağı” tersanesi.

Bu arada, kimse, götürüp Gezi Eylemleri’ni bunlara mal etme densizliğini yapmaya kalkışmasın. O apayrı başka birşeydi.

Bilal Kayabay