Ben darbe yapsaydım her mahallenin giriş çıkışlarını keser bir Allah kulunun evinden çıkmasına izin vermezdim. Bir adım mı attı dışarı, basardım mermiyi… Zaten darbe yapanda öyle yapardı. Sivil adam tankın üzerine çıkacak he, güldürmeyin beni…
Demek ki darbe değil, gerici ayaklanmanın provası yapıldı.
Tabi birilerine kahramanlık hikayeleri lazımdı, sanki Çanakkale’de, Dumlupınar’da dürbün boğazında asılı düşman avına çıkmış, askerlerine strateji vererek savaşlar kazanmış… Havaları bunu andırıyor. Bir senaryo, film ve artistik hareketler ve bir kaç yüz kurban…
Darbe bu…
Olacak o kadar kan…
Halkın aklıyla aleni oynuyorlar, dalga geçiyorlar.
Başkanlık seçimi yapmak için alt çalışma bunlar.
Başkanlık için kimin sözü dinlenir?
Cumhuriyet Gazetesi yazarlarının…
O zaman atın içeriye…
Er meydanından kaçmanın basit bir kıvırtmacası bu gözaltılar…
Korkmak bir bakıma da…
15 yazardan tırsmak yani…
Ben başkan olmak istiyorum ama sizin sözünüze ya halk beni seçmezse korkusu bu..:
Korku kötü bir şeydir.
Bir kere insanın içine girmeyiversin…
Sıçarken bile götünün sesinden yeniden altına sıçar insan…
Tahratını bile yapmadan gider 15 güzel insanı gözaltına alır…
FETÖ ile kuzu sarması, el ense oldukları zamandan bilirim bu yazarların hepsi FETÖ’nün nasıl alçak olduğunu anlatırlardı.
İktidarları ikaz ederlerdi.
PKK’ye de ver yansın ederlerdi.
İki örgüte de üye olmamışlar ama örgütler adına suç işlemişler… Hadi be savcı… Git sana böyle böyle yap, böyle böyle soruşturma aç, suçları da şu olsun talimatını kim verdiyse onu söyle sen..:
 
Demek ki Cumhuriyet Gazetesi yazarlarına da soruşturma açılıyorsa bunlar sun’i dengeyi kırdıklarını düşünüyorlar.
Özgüven patlaması yaşıyorlar…
Yarın İş Bankasına da el koyarlar.
Öbürgün CHP’nin karargahını da basarlar.
Hala ses çıkmazsa sonuca odaklanır, tekbir sesleriyle heykeller biiir bir yıkılır, peşinden de Anınkabir…
Ben darbe yapsaydım demiştim şimdi de ben CHP başkanı olsam;
Sol partilerin (Vatan (İP) Partisi) hariç tüm sol partileri toplantıya davet ederim. ve ” efendiler ülke elden gidiyor, ya seyirci kalıp hamam böceği gibi yaşayacağız, ya şahin olup kanatlanacağız” diyerek ikinci kurtuluş mücadelesini başlatırdım. Parti başkanlarından sonra sendika başkanlarını, onlardan sonra yüzü çağdaşlığa dönük iş adamlarıyla görüşür desteklerini talep ederdim..
Peşinden sokak siyasetine döner, ülkeyi normalleştirinceye kadar bir çok eyleme imza atardım.
Halkın direnci karşısında korkakların fazla direnme şansları zaten olamaz.
Dün Diyarbakır Belediyesine, bu gün Cumhuriyet Gazetesine…
Yarın meçhul….
Yarın karanlık…
Yarın karanlık çünkü kirli eller operasyonu sürüyor.
Şimdi direnme zamanıdır Türkiye…