Kapıdan girmesi imkansız olanlar, balkondan, duvardan, bacadan girmenin, fırsatını kolluyor!. Eğer birisi sizin evinize kapıdan giremiyorsa, başka yollardan girmeye çalışıyorsa bilin ki hırsızdır, arsızdır! Bu makaleyi 2014 yılında Özgür Artvin gazetesi için kaleme almıştım. Aradan 2 buçuk yıl geçti. Ama Artvin için değişen bir şey yok.

.Değerli dostlar, Artvin çok zor günler geçiriyor. Son 7 yıldır En önemli gündemimiz HES’ler veya Cerattepe olmuştur. Yazdığım makalelere baktığımda gördüm ki, en çok bu konularda yazı yazmışım. Çünkü bu bir var oluş, yok oluş meselesidir. Artvinlilerin evsiz, topraksız kalabilme meselesidir. Dedelerden emanet kalan, geleceğe olduğu gibi verilmek üzere teslim bize teslim edilen bu emanetin korunup aynı şekilde yeni kuşağa verebilme meselesidir. Soma-Yırca’da bir gece ansızın

ÜZERİNDE ZEYTİN MEYVESİ BULUNDUĞU HALDE

6 bin zeytin ağacını işgal güçlerinin bile kıyamayacağı bir şekilde katleden anlayış, aynı şeyi Cerattepe’de yapmak için harekete geçti. Ancak Artvin halkı ilini, toprağını, geleceğini, yaşam alanlarını sonuna kadar savunmaya, korumaya kararlı. Yaklaşık 25 yıldır demokratik ve hukuki çerçevede kırmadan, dökmeden, adam gibi savunmaya devam ediyor. Kim ne söylerse söylesin. Cerattepe’de ister açık, ister kapalı maden işletmeciliği Artvin’in idamı yani ölüm fermanıdır.

Artvin halkı, “Ferman sizinse Cerattepe bizimdir.” Önce bizi öldüreceksiniz. Ondan sonra oraya girebilirsiniz” diyor. Evet, Cerattepe’de Örnekleme çalışması adı altında ağaç kesimi yapılmak istendi.

Ne zaman? Yırca trajedisinin ardından hemen sonra… Artvinliler genç-yaşlı-kadın-erkek, soğuk, sıcak, ayaz, kar, CHP’li MHP’li, AKP’li, şucu bucu demeden Artvin gemisinin tutulduğu fırtınada canla başla çalışan, gemiye çarpan devasa dalgalara karşı yürekten direndi. 4 gün boyunca devam eden maden nöbeti şirketin ve yetkililerin, mahkeme kararının gelmesini beklenmesi yönündeki beyanatlarıyla sonlandırıldı. Artvin halkı eğer uyusaydı şimdi orada Artvin’in katli başlamış olacaktı.

Son kez şunu söyleyeyim; Bu işin bir oluru olsa Artvin halkı memleket için millet için evet diyecek kadar mert, bilgili, eğitimli kişilerden oluşur. Ama yok. Bunun oluru, çıkarı yok, Neresinden baksanız bakın, ilk zararı Artvin görüyor. Dolayısıyla Artvinliler görüyor.

Maden şirketinin sahipleri İstanbul’da yalılarda, lüks yaşamlarını sürdürürken, havada uçakları, helikopterleri, denizde yatları, katları, işhanlarıyla bu sayede yaptıkları servetleriyle devlet bütçelerine meydan okuyacak bir servete kavuşurken, diğer taraftan 30 bini aşkın insanın yaşam alanları yok oluyor. Onlar burada yaşamayacak. Maden olmasa Artvin umurlarında bile değil ve hiçbir zamanda olmayacak. Hatta karşı çıkanlara küfür edebilecek kadar ileri gidebilecekler!.

Ne yazık ki; Bu madeni çıkarırken 1990’lardan itibaren sistematik bir şekilde, fabrikalar, işyerleri zarar ediyor gerekçesiyle önce ÖZ-EL-LEŞ-TİRİP, sonra kapatılan, bundan dolayı işsiz bırakılan gençleri sözüm ona güya istihdam alanı açarak işe alıyorlar. Oysa gerçek böyle olsa madencilik faaliyetinde çalışanlara en düşük aylık ücret 3 bin TL ödenmesi gerekiyor. İLO sözleşmelerine harfiyen uymaları gerekiyor. Özellikle bu şirket ve diğerleri işçi konusunda son derece adaletsiz ve acımasızdır. İşini yaptırdığı sürece sesini çıkarmaz. En küçük bir olumsuzlukta hemen kapı dışarı eder.

Kısacası işçileri kendi çıkarları doğrultusunda alır. Sizin işsiz olup olmadığınız umurunda değildir. Cerattepe artık sadece Artvin’in değil, Türkiye’nin Kazdağlarıyla birlikte anılan en önemli alan olmuştur. Cerattepe Artvin’in varlık sebebi ve onurudur. Şu an bir yol ayırımındayız. Ya Artvin ya maden tercihindeyiz. Artvinliler Artvin derken 25 yıldır maden şirketleri Maden diyor. Hukuk 25 yıldır Artvinli haklı diyor.

Tarihte “Magna Karta” yani Büyük Özgürlük Belgesi bile bugün Cerattepe için hüküm veriyor. Bu belge 1215 yılında o dönemin Kral ve din adamlarını sınırlamıştı. Orada bir madde var;

“Özgür hiç kimse kendi benzerleri tarafından ülke kanunlarına göre yasal bir şekilde muhakeme edilip hüküm giymeden tutuklanmayacak, hapsedilmeyecek, mal ve mülkünden yoksun bırakılmayacak, kanun dışı ilan edilmeyecek, sürgün edilmeyecek veya hangi şekilde olursa olsun zarara uğratılmayacaktır.” Burada madencilik yapmak isteyen gelmiş, geçmiş tüm şirketlere ve siyasi erklere duyurulur..

Not: Ben bu Makaleyi Cerattepe için Yürütmeyi Durdurma” kararı verilmeden önce yazmıştım. Demek ki neymiş? Adalet 1215’te ne ise 2014’de de aynı şekilde geç de olsa tecelli ediyormuş. Bunu görmenin mutluluğunu yaşadım. Bir kere daha Cerattepe’den geçilemeyeceğini, bizim gibi Türk Adaleti de 25 yıldır söylüyor. Hele anlamak istemeyen var mı? Her şeye rağmen mi çıkaracaksınız? Her şey altın mıdır? Her şey maden midir? Gidin başka yerde insanların, canlıların olmadığı, doğaya da zarar verilmeyecek durumda olan maden alanlarını arayın.

ESEN KALIN