Karga Gak Demeden
Ömer ŞAN

Siyaset, bir bilim dalıdır… Fizik gibi, kimya, tarih gibi… Üreterek var eder kendini, geliştirerek geleceğe taşır! Ancak, hepsinden de bir kademe öndedir, öyle olmalıdır ki; asıl hedef kitlesi topluma, toplumsallığa ve insanlığa faydalı olabilsin! İleri olmalıdır ki, bilimin önü açılsın!

            Yalanı, riyası, vefasızlığı olmaz, olmamalıdır siyaset biliminin… Poli (çok) ve Tika (yüz) ile bütünleşip, bunun gereği ve hileleri yapılmamalıdır! E, doğal olarak bizim ve yaşamsal bakışımızın gereğidir bu.

            Neredeyse şu ‘F’ tipi için ‘milat’ olarak nitelenen 17/25 vurgusundan sonra bir kandırmaca, yanılmacadır gidiyor! Şu Amerika’daki, bize ‘hayırsever işadamı’ aslen İran yurttaşı zat için neler gördü bu gözler de, toplum inanmadı, inanmıyor. Protokole girdi, ödül verildi, nota çekildi, itirafçı oldu, şimdi de hain ilan edildi… Da, gene kandırıldık!

            Tam da bize ne elin adamından, ABD’nin yargısından derken, neleri kaybetmişiz… Asgari ücretin, açlık sınırının 5 bin lirayı geçtiği ülkemde hala bin 400 lira oluşundan, dünyanın en pahalı akaryakıtına, en hafif ekmeğine kadar!

            Musa Kaynak belki kızacak ama asıl mesele geçim sıkıntısı be güzel insan! Evet, o zamanın, yani 15 sene öncesinin asgari ücretinin aldığından çok benzin alıyor bugünkü asgari ücret ama mesele geçim derdi kardeşim!

            Mann Adasına hiç sıra gelmesin! Adam, çıkmış suçlama yapmadan soruyor, diyor ki, “İnsan, eşin, dostun, akraban, yakınların neden yurtdışında hiç bilinmeyen Rize’den küçük bir ülkede neden 5,5 Liralık bir şirket kurar ve neden Türkiye’den bu şirkete milyon dolarlar gönderilir…” Ticaretse ne ticareti, havaleyse ne havalesi?

            Malta’da vergi hesapları yapılırken asıl kafamıza takılan şu… Neden Halk Bank?

            Binlerce emekli buradan maaşını alıyor. Bunun yanında binlerce çay üreticisi de yaş çay paralarını bu banka aracılığıyla alıyor.

            Ancak, hadi milyon dolarları geçtik de… Yahu çay üreticisinin alın terinden, yaş çay paralarını bankadan alırken, masraf ve komisyon kesen bu banka, gördüğümüz dekontlara göre, bu milyon dolarlardan 1 Kuruş dahi olsa masraf ve komisyon almaz mı? Bu ne insafsızlıktır? Asıl budur sorun, devletin bankası zarar ettirilmiştir!..

            Bunun yanında Amerikan emperyalizminin çıkarlarıyla sürdürdüğü dava sonunda yenilecek cezaları düşünmek bile istemez, tahayyül edemezsiniz!

            Tam da geçen hafta bunları tartarken, ilginç bir iddia ve gelişme yaşandı, 3 eski Bakana yurtdışı yasağı geldi…

Yetti mi, yetmedi! Türlü ifadeler kullanılıp, dekontlar sahte, yalan vs denildi. Çıkıldı, Mecliste araştıralım, dendi gene AKP’liler reddetti.

            Engellilere elektrik ve doğalgaz indirimli verilsin diye önerge verildi, gene AKP’lilerin oyuyla reddedildi, tıpkı terör olayları, kazalar, çocuk ölümleri, tecavüzler araştırılsın denilince reddedildiği gibi…
Daha bitmemişken, Mardin Mazıdağı’nda bir kamu kuruluşuna ait 19 milyon dolar değerindeki 800 ton hurdanın 1 TL’ye özelleştirilmesi skandalının araştırılması için CHP’nin verdiği Meclis araştırma önergesi de AKP’li, ‘çok milli’ milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

            Ve bu arada çıktı, AKP’nin Rizeli Milletvekili Külünk, savcıya gitti ve “Kılıçdaroğlu’na terör soruşturması açılsın, evi basılsın” şeklinde suç duyurusunda bulundu… Tam da bu sırada, Rize’de FETÖ/PDY soruşturması kapsamında uğraşıp görevinden ve AKP’den istifa ettirdiği ve sonrasında gözaltına alınıp tutuklanan akrabası, Büyükköy eski belediye başkanı da tahliye edildi!

            Şimdi evirip çeviriyorsunuz bu ‘entelektüel adamı’ ya bir şeylerin en önde gideni… Yada o bir şeyler ayağına yatıp, numaradan öyle davranıyor! Anımsayın, ‘Balyoz,Ergene Konan ve bilumum Kumpas Davalarında’ da yöntem buydu! Genel Kurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanlarını da terörist yapmışlardı değil mi?

            Ama ey yandaş ve yamanma takımı, o suçlamaların yapıldığı kişi, ülkenin 4.sıradaki Devlet Adamı!
Devletin şu anki siyasi yöneticilerine olduğu gibi… Ülkenin Devlet Protokolü 4.sırasındaki Ana Muhalefet Lideri ve diğer siyasilerle dalga geçip, küçümseyen, hakaret/küfür eden, teröre bulayan her kimse… Bu ülkeye terörden kumpas kuran Festö’den farksızdır! Bilin!

            Bir de bu sırada, Rize kent merkezi ile Salarha Vadisini bağlayacak olan Salarha Tüneli inşaatın çalışan işçi ve emekçiler, iş bırakarak eylem yaptı ve bir şeylerden söz edip, yetkili ve ilgili kişi ve kurumları uyardı! Haklarını istediler ama “İlk kez sigortamız tam yattı” derken, ne demek istediler? Suç duyurusu sayılır mı? Hadi buyurun…

            Ayder Yaylası için kentsel tasarım/dönüşüm projesi hazırlayan TOKİ, Ayder’i eski doğal güzelliklerini geri kavuşturacakmış! Bilmesek TOKİ’yi, Türkiye’nin güzellik uzmanı olarak yutturacaklar bize… Sanki yaylaları yurttaş bozmuş!Kamu kurumlarının yaptığına bakın bir öncelikle!

            Ömer Lütfi Yazıcı paylaşmış Namdar Nami Karatay’dan, şiir uzun ama ince kısmını alalım… “İşini uyduranlar tilki gibi kurnazdır,/ Silahı hep yalandır, zekâsı gayet azdır,/ Yalanını tutsanız, fayda yok utanmazdır,/ Yüzüne tükürseniz, onu kalafat sanır,/ Eşeğe gem vurmayın, kendisini at sanır.”

            Nokta koymadan anıyoruz… Aslında Rize’nin gururu olması gereken ama kimsenin bilmediği bir değerimiz daha kaybettik… Dünya felsefe camiasının çok önemli ve değerli ismi Prof.Dr.Ömer Naci Soykan, önceki gün yaşamını yitirdi, ruhun şad olsun, Allah rahmet etsin! Birileri bilmese de aklımız ve tarihten kaybolmayacak!