SIĞINMACI MI FIRSATÇI MI
Vatan hainliğinin bir tek ölçüsü vardır: Vatanının başına, herhangi bir nedenle herhangi bir biçimde, bir bela açıldığında, var gücüyle belayı def etmek için uğraşmak yerine, pılını pırtısını, parasını pulunu bohçalayıp kaçanlar vatan hainidir.
Yanlış ve sorumsuz politikalarınızla ülkenin başına sardığınız şu dolar belasında, yanlışta ısrarınız sürüyor. Bu yanlış ve sorumsuz tavrınızı eleştirenleri bile vatan haini ilan ediyorsunuz.
Peki, Vatanına ihanet etmiş Suriyeli hainleri bizim sırtımızdan niye besliyorsunuz. Öz vatanına ihanet etmiş hainden benim vatanıma daha büyük bela gelir, görüldüğü gibi, hem de ya lelli püsküllü.
Kimse bana, Esat’ın zulmü hamaseti yapmaya kalkmasın. Fırsatı ganimet bilip başkaların asalağı olmak işlerine geldi, fırsatçı alçakların. Orada zulme (!) karşı savaşanlara ne diyeceğiz peki. Onlar enayi mi. Hadi ordan hadiii !..
Oradaki insanlar, acıya, kana belensinler, insanlıkdışı bedeller ödesinler. Çatışmalar, vahşet, kıyamet bitsin, burada, tüyü bitmemiş yetimlerin, neyi nereye yetireceğini şaşırmış emeklilerin, işçilerin rızkından gasbedilerek beslenen fırsatçılar vatanım toprağım diye tıpış tıpış dönsün, gönensin. Yok öyle üç kuruşa beş köfte.
Şam Yönetimi’nin de Muhaliflerin de yapacağı şey: Bayramlarda akın akın, ihanet ettiği vatanına doluşanları, tavuklar gibi toplayıp Allah-u Ekbâr nidalarıylarıyla kafalarını koparmaktır. Bu davranışları, Türkiye’nin dostu olduklarının da kanıtı olacaktır.