Hasan Kaplan
“DHKP-C’nin en üst düzey ismi 18 yaşındaki Sıla Abalay öldürüldü.”
” DHKP-C’nin en üst düzey ismi 18 yaşındaki Sıla Abalay öldürüldü”
Bütün Gazeteler ve Televizyonlar ağız birliği etmişler. Aynı üslupla aynı sözcüklerle tekrarlayıp durdular.
“DHKP-C’nin en üst düzey ismi 18 yaşındaki Sıla Abalay öldürüldü.”
18 yaşında ve bir silahlı örgütün üst düzey sorumlusu. Öyle mi?
Tamam toplum olarak Aziz Nesin’in tanımladığı gibi olabiliriz. Öylede olsak buna inanmamızı beklemeyin bizden.
Bu aciklamanıza Kargalar bile neresiyle guleceklerini şaşarırlar.
Aziz Nesin’in tanımladığı bizlerin bile inanacağı kalitede değil bu Yalanınız.
Mesela “Dur ihtarnamenin uymadı, kaza kurşunuyla vuruldu, çatışmada iki ateş arasında kaldı. Hatta çıkan çatışmada panikle pencereden atladı balkondan düştü. Kafasına saksı düştü vs deseydiniz daha inandırıcı olurdunuz. Toplum olarak her dediğinizde inanmaya alışmış bizler bile bu yalanınıza inanmadık.
Çünkü bizlerinde o yaşlarda çocukları var.
Ve üzerine titriyoruz. Bakkala ekmek almaya gönderirken bile aklımız onlarda kalıyor.
18 yaşındaki bir kız çocuğunun bir silahlı örgütün DHKP-C’nin üst düzey yöneticisi olduğuna bizi bile inandıramazsınız;
Kuyruklu yalan dedikleri bu olsa gerek.
Yalanınızın kuyruğu dışarda kaldı.
