Karga Gak Demeden-28-03-2017
Ömer ŞAN

Atasözleri ve deyimler, toplumların yaşanmış gerçekliklerinin tarihten günümüze yansıyan önemli vurgularıdır!

Bizdeki, ‘Aç ayı oynamaz’ vurgusunun karşılığında görünen ‘Ak akçe, kara gün içindir’ öğütlemesi; bu günün, ‘Akıl, akıl gel peşime takıl’ sallamasına ne kadar uygun düşüyor… Değil mi?

Referandum sürecinde, belli bir seviyesizlikle devam eden kampanyalar artık ‘seviye’ dahi denilemeyecek düzeysizliğin de altına inmiş durumda!

Öyle ilginç gelişmeler yaşanıyor ki; ‘ileri’ denen geriden demokrasi havarileri, referandumdaki 2 seçenekten birini, yani yüzde 50’sini, ‘hain, terörist, düşman’ olarak niteliyor!

Ortalıktan maada, siyaset artık gittikçe yavşıyor! Bu da hiç mi hiç bu topluma, bu ulusa ve ülkeye yakışmıyor! Ve bu toplumu, gerip kutuplaştırmanın kimlere yarayacağı açıktan belli oluyor!

Hele de yıllardır feveran edip uyardığımız ‘festö/pdy’ yapılanmasında ve hatta bunun ötesinde ‘darbe girişimi’ soruşturma ve davalarında fena gelişmeler yaşanıyor! Öyle ki, TKP’de dahi bulunan bu ‘festö’cüler, çok ilginçtir ki, AKP’de bulunamıyor…

ABD’nin BOP projesinden yana olanların olamadığı, Habur’da çadır mahkemeleri kurup, sözde ‘çözümleme’ süreci yaşatanların olamadığı kadar ‘Hayır’ kampanyası yürütenler ‘terörist’ ilan ediliyor… Sonrada yok Almanya, yok Hollanda! Yasağı koyan sen, hükmü getiren sen, uymayan da sen!

Seçim yasakları başladı ya bu ara… Mevcut Seçim Yasasını kim hazırladı, değişiklikleri kim yaptı? Mevcut AKP iktidarı! Ne diyor yasa? Yurtdışında propaganda yasağının yanında, yurtiçinde de mabetlerde, genel yol üzerlerinde, kamu kurum ve kuruluşlarıyla bunlara bağlı tüm tesis ve alanlarda seçim ve siyasi propaganda yapılamaz! Seçimlere katılan siyasi partiler dışında hiçbir kurum veya kuruluş siyasi etkinlik, propaganda vs. yapamaz!

Yasa bu! Kim düzenledi? AKP! Kim yok sayıp ihlal ediyor, yani suç işliyor? Yine AKP! Yetiyor mu, yetmiyor!

“21 Mart Dünya Down Sendromu Günü!” AKP, 81 ilde eş zamanlı etkinlik düzenliyor! Dolayısıyla Rize’de de. Belediye üstlenmiş gibi görünüyor. Çocuklar, bazılarının ailelerinin haberi olmadan, okullarından alınıp Öğretmenevi’ne götürülüyor. Yemekli, gösterili etkinlik. Devletin resmi kurumunda, kamu kuruluşu ve iktidar partisi…

Ve en kötüsü, Belediye Başkanı bir yana AKP İl Başkanı, siyaset yapıyor ‘down sendromlu’ çocuklara! ‘Engelsiz bir Türkiye için Evet’ propagandası yapıp, AKP siyasetiyle ‘Evet’ oyu isteyerek!

Bunun yanında, Rize Menderes Bulvarı uluslararası yol ve kentiçi yolu üzerinde asılı AKP pankart ve afişleri yasakları delerken, bir yandan da trafik güvenliğini tehdit ediyor!

Her olaydan ‘mağduriyet’ çıkararak, vicdan yapıp suçu birilerine atan AKP ve yandaşları bunlara da ahlakilik/ etiklik bulabilir mi?

Geçen hafta sonu Çayeli sahilde koyu çay sohbetindeyken garson, ‘İşkur için kura çekimlerine 18 yaşındaki gençler alınmadı, nasıl Vekil olacaklar” diye sordu! Hükümete oy vermiş ama kafasına çok şey takılmış!

Mesela bizim kafamıza da takılıyor ama bir tek fesimiz yok… Kep, bere, şapka var! Kel, yok!

FETÖ darbe girişiminin 1 numarası ‘Adil Öksüz AKP’li vekilin aracıyla kaçtı’ iddialarına AKP’den neden hala bir açıklama yok! Sonra da CHP, ‘o-bu-şu FETÖ’cü’ diye suçluyorlar! Devlete kimin eliyle yerleştirildiler? Ergene konan kumpası hangi iktidarda kuruldu? Diye soran da yok!

Tarafsızlık yemini etmiş Cumhurbaşkanı meydanlarda CHP Liderine yüklenip, ‘Anayasa değişikliğinde ‘fesih yetkisi’ olmadığını, varsa istifa edeceğini’ söylüyor! Eski partisi AKP’nin ‘referandum’ kitapçığında ise, açıkça fesih yetkisinin Cumhurbaşkanınca tek başına kullanabileceği belirtiliyor! Birileri hala Cumhurbaşkanını yanıltıyor!

Ardına, Deniz Yıldırım not düşüyor… “Başkan kararnameyle tüm bakanlıkları kaldırabilecek. İsterse hiç bakan atamadan yönetecek. Atarsa, hiçbiri seçilmiş olmayabilecek. Seçilmişler yönetiminden atanmışlar yönetimine geçmeyi öneriyorlar. Egemenliği milletten alıp atanmışlara vermek istiyorlar. Cumhurbaşkanına vekalet edecek yardımcıları ve ayrıca Bakanlar seçimle gelmeyecek, hükümet atanmışlardan oluşacak. Vesayet değil de ne bu? Buna da ‘Evet’ mi?”

Bunun üzerine sonrada olma AKP’li Kurtulmuş’tan en ilginç açıklama geliyor: “Başbakanla Cumhurbaşkanının yetkilerini, tek adamlığa son vermek için birleştiriyoruz!”

Kampanya yapıyor ya AKP’liler, çocuğun eline öyle bir pankart yazıp vermişler ki… Akıl-fikir hep çocukların donunda… Utanmaz, pişmiş kelleler gibi de sırıtıyor!

Fiyatlar, bütçe açığı falan onca oranda artmış… Bir kenarda dursun ama fuhuş, tecavüz, çocuk istismarcılığı, kadın cinayetleri, işçi ölümleri… Geride kalan 15 yılda 34 milyon aç, muhtaç ve yoksul… Ve 20 milyon işsiz insana vesile olan hükümet, 53 Lira’ya sağlık hizmeti verecek diye övünüyor!

Kabe’yi de, Fatiha’yı da… Şehidi de pasta yaptılar! Sonra… Hep birlikte kesip yediler!.. Bir şey dedik mi, demedik! Ses çıkardık mı, çıkardık… Fazla çakınca ses çıkıyor!.. Zeka…Orantısız oluyor bir de!

Hani Can Yücel’in küfürbazlığı vardı şiirlerinde… İlham perilerinden kaynaklanan! Bazen çok ileri gidiyor bizim periler, ilham ne ki yanında? Ama inan yavşaklık da parayla!

Ancak bütün kötülüklere inat, Oğuz Kurdoğlu uyarıyor… Pet şişede en ucuz suyun tonu bin TL, uçakta 10 bin, muslukta 2,5 TL. Ormanı, suyu korumak en ucuz yatırım. Geleceğini yok etme!

Akçeden girdik, bahçeden çıkalım… Arnavutluk, ağaç kesmeyi yasakladı, haberiniz olsun! Hadi #HAYIR’lısı!..