Karga Gak Demeden
Ömer ŞAN

Bir yandan kaliteden söz ederken diğer yandan da ölçülerine bakmak gerek… Hani şu ‘soy-sop’ meselesinde yapılan vurgu değil de, Ziya Paşa’nın, ‘ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz’ beytindeki kalıplara sokmalı kafayı!

İşine geldiğince! Devamı ve açıklaması yazının sonunda olacak!

Mesela, geçen hafta içine denk gelen Harf Devrimi yıldönümü eleştirilerine İlber Ortaylı’nın verdiği yanıta baklamı en kıssadan… “Bir gecede cahil kaldığını iddia edenlerin 89. cehalet yılı kutlu olsun. O gün yüzde 5 olan okuma yazma oranı bugün yüzde 95 üzerindedir.” Nicellikle beraber gelen nitelik!

Vatandaş Atilla Kayhan, “Üç ‘Y’yi kaldıracağız diye yola çıkanlar, yolun sonunda Yolsuzluk, Yoksulluk ve Yasakların hepsi yeniden var etti, hem eskisinden daha katı…” diye serzenirken, başka bir vatandaş ise “Dördüncü ‘Y’ de eklendi… Yobazlık!” diye lafı konduruyordu!

Ama olsundu… Angus, ot-saman, baklagiller, ceviz vs hep ecnebi memleketlerinden ülkemize getirtilirken hiçbir sorun yok… Ancak, ‘flüt’ Avrupa’nın, memleketteki birilerin içine soktuğu ‘ajan-provokatör’ oluyor!

Hatta ve hatta, yerli ve millilikten dem vururken, ‘katil ve insan kasabı’, inek satan Sırbistan ile anlaşma yapılsın… Hem de kesilmiş et üzerinden… Bakıyorsunuz bu ülkeye, 88.361 km2 toprak ve 7,057 milyon nüfusa sahip! Karşısında, inek veya etini alan Türkiye Cumhuriyeti var, 783.562 km2 toprak ve 80 milyon nüfus!

Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak’ın dediği gibi, “Doğru dürüst fizibilite yapmadan, sadece tek kişiyi mutlu etmeye dönük projelerin sonu böyle olur. Tulumbadaki su da biter, gider.”

Tam da bu yerlilik işine girmişken, geçen hafta gündemimize giren ‘otomobil’ konusuna da değinmek gerek… Hele de önümüzdeki günlerde satışa çıkarılacak bu araçla övünürken; ilk ‘yerli ve milli otomobili’, Cumhuriyetin aydınlık fedakar bir avuç babayiğit mühendisi zaten, 1960’lı yıllarda ‘devrim’ adıyla üretmiş olduğu unutulmasın! Ve hatta kimse de kendini kandırmasın!

Bu arada, söz konusu bu son ‘otomobil’ için 2016 yılı başında İsveçli ‘Saab’dan 40 milyon Euro’ya satın alınan platformun çöpe gittiği de ‘nicel’ olarak aklınızda kalsın!

Bu arada, RTEÜ’deki öğrencilerin yaptığı ‘elektromobil’ aracı da güme gitmesin bu arada…

Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, “HES’ler Karadeniz’de tarımı çökertti. Arsin TMO deposunda satın alınan fındıkta ortalama randıman yüzde 42 oldu. HES’ler, Karadeniz köylüsünü mahvetti” demiş. E, biz de o zaman Fındık üreticisini uyandırabilseydik!.. İlla da uyku tatlı geldi…Bazıları da gazı verdi ya! Sizde hiç kabahat yok…

Ve unutmayın ki, ‘Bir sömürü sistemi olan kapitalizm; çocuk emeğini, ucuz emek gücü olarak sermayeyle ilişkilendirip, sömürü çarkına veren bir sistemdir!’

Ülkemizde böyle bir siteme yer yoktur, diyebiliyor muyuz?

Mesela, AKP’li ‘Fetöş’ avcısı ve Rizeli M.Külünk, “Mustafa Kemal, FETÖ’nün arkasındaki güç tarafından zehirlenerek öldürüldü” demiş! Halt etmiş de iyi ki tahttan indirilip katledilen padişahlara, boğazlanan evlatlara/şehzadelere kadar uzatmamış işi… Ama aklınca İnönü’yü suçlamaya kalkmış!.. Nitelik meselesi, yeter mi? Yetmez! Malum bu, ‘günah işleme hürriyetli’ zat; esas kendi teşkilatı içindekileri ve daha da fazlasını biliyor da… Bozuk yedi, susuyor!

Türk siyasetinin beyefendisi merhum Erdal İnönü, diğer siyasi parti liderleriyle TRT’de düzenlenen bir seçim programında memleketin halini özetliyordu: “Köyleri yakmak, tüm Kürtlere baskı yapmak, insanlık dışı uygulamalar, sorunu çözmez, Meclis çözer, terör biter!”

Daha birkaç yıl önce, ‘evet çıkarsa terör biter’ diyenler, Neredesiniz eeeyyy… Şırnak’ta yine yandı canlar… Bu toprakların evlatları düşüyor toprağa zamansız! Siz hala ‘itibardan tasarruf olmaz’ hesaplarında mısınız?

Ülkemizde ve etrafımızda yaşananlara, özellikle de bireysel olarak yaşadığımız bütün olumsuzluk ve eksikliklere karşın, bir yılı aşkın bir süredir çalışarak mücadele ettiğimiz köydeki evimize taşındık… Bu aşamada, neredeyse 8 ay önce anlaşarak sipariş verdiğimiz Kelebek Mutfak, hala mutfağımızı bitirmedi… Mutfaksız evde, ateşlikte yemek yapıyoruz, eskisi gibi…

Bu yetmiyormuş ve hiçbir iletişim aracına yanıt vermeyen bu firma, sosyal medya üzerinden yapılan şikayetleri dile getirenleri de arayıp, ‘karalama kampanyası yapıyorsunuz’ diye tehdit ediyormuş! Hadi o zaman, arar mısınız bizi de… Birlikte kampanya başlatalım!

Gelelim Ziya Paşa’nın, ‘Terkib-i Bent’ tarzında yazdığı beyitlerine… Girişten başladık ya…

“Âyinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz/ Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde…” (Kişinin aynası yaptığı işlerdir, laflarına bakılmaz; çünkü kişinin aklının seviyesi ancak yaptığı işlerle ortaya çıkar.)

Peki, günümüzde karşılaştığımız örnekleri var mı, bir düşünün hele…

Sahi son ortaya çıkan S.Arabistan’daki gelişmeler, Başbakan Yıldırım’ın çocuklarıyla ilgili iddialar!

Ve son olarak… Zonguldak’ta Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda (TTK) çalışan maden işçileri, kurumun özelleştirilmesinin önünü açan torba yasa tasarısını protesto için ‘Maden ocağından çıkmama’ eylemi başlattı… Selamlıyoruz!

Nitelik ve nicelik meselesi… Yada nicellik!

Ek alanı