Karga Gak Demeden
Ömer ŞAN

         İnsanoğlu, varlığından bu yana hep birbirini kandırarak, kendini de bu kandırışlara inandırarak, bu en eski alışkanlığıyla günümüze kadar geldi. Böyle de devam edecek! Genelleme yapsak da istisnalar kendiliğinden ayrılacaktır. İstisnanın varlığı ise akıl, bilim, eğitim, hak-hukuk ve adalet temellerinde saklıdır. Yoksa, zaten istisnadan söz edilemez!

           İnsanın doğasındandır ki, kandırıldıklarıyla diğerlerini kandırmak ve kendi içselliğiyle bu kandırılmayı mazeret olarak sunmaktadır. Daha da ilerisinde, bilinçli olarak ‘kandırılmak’ mazereti öne sürülerek toplumun kandırılması ve bununla birlikte hedefe ulaşma planlaması da yaparlar, geriletilmiş, eğitimsiz-bilimsiz bırakılmış toplumlarda…

            ‘Şeytan kandırdı’ ifadesi genellikle bunun en temel altyapısıdır!

            Size şimdi kimin kimi aldattığını, kimin kime aldandığını, nelerin istenip verilmediğini, dostu düşmanı anlatmaya çalışmayacağız! Siz zaten, neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor ve anlıyorsunuz…

            Ancak, bazı okur veya okumayanlar ise işine gelmediğinden, anlamazlıktan geliyor.

            Zirvedeki yangın, sönmemek uğruna ne varsa etrafında içine alıp gücünü korumaya çalışsa da varlığını ortadan kaldırdığının dahi farkında olmuyor…

            Evet… Katliamlar ve yaşamı yok eden uygulamalar, Türkiye’deki toplumsal ve ekonomik yaşamı kökünden etkileyen ve beraberinde ‘neoliberal’ politikaların yerleşmesinin ön ayağı olan, ’24 Ocak Kararları’nı geri plana itti ama sıkıntıları artarak devam ediyor! Unutmayın!..

            Yılın Popçusuna, sahne ışıkları altında Popçu Ödülü veren ‘Amerika’nın 6.filosunu kıble edinmiş’ TBMM Başkanı,Kahraman’lık yapmış! Mikrofonu kapıp, ‘Eşek Cenneti’ değil, cennet, cennettir’ demiş! Ordu, sınır ötesi ‘terör’ operasyonunda, şehitler var… Başkan, şunu ‘popçu’ yerine ‘topçu’ sanmasın? Malum, savaşta Pop olur mu, değil mi?

            Hani Afrin Operasyonu var ya, şehitler var ya… Sadece bu değil mesela… AKP’li belediye ve organizatörler, yandaşlar vs, festivalleri ve şenlikleri değil de programların içindeki konserleri iptal etmiş! Rize Ayder Kardan Adam Festivali, kar yağmasını beklemiş ve yağmış! Milli ve yerli ya! Kar üstünde horonlarla, kayaklarla şenlenmiş yayla…

            Bizim bildiğimiz, ordu seferdeyken, seferberlik olur, şehitlere yas tutulur, festival ve şenlik yapılmaz!

            Evet, “İnsanlar yalnızca konuştukları şeylerden değil,sustukları şeylerden de sorumludurlar” diyordu ya Uğur Mumcu… Gazetede imzalı haberlerim yayınlanmaya başlamış, ‘aramıza hoş geldin’ demişti.Unutmak ihanettir!

            Ve yine Uğur Mumcu’nun, “Atatürkçülüğü ve milliyetçiliği yadsıyarak solculuk yapma gafletine düşen bir sol, Türkiye’de hiçbir zaman başarılı olamadı, olamaz da… Türk milliyetçiliği, Türk halkının alın terini yabancı çıkarlara karşı korumak demektir…” ifade ve vurgularını da yanımıza alıyoruz.

            Bu arada, Rize’nin en zor ilçesi Güneysu’da 4 dönemdir CHP İlçe Başkanı olan Mustafa Kanbur, sosyal medya üzerinden, aslen Güneysu’lu olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla, yapılan şikayet üzerine hakim karşısına çıktı. CHP Rize İl ve İlçe örgütleri Kanbur’u yalnız bırakmadı! Duruşma 3 ay sonraya ertelendi!

            Ancak bakıyoruz, kendisine hakaret edildiği için binlerce kişi hakkında dava açılan, mahkemelerde ve cezaevlerinde tutulan devletin en başındaki, meydanlarda ve toplantılarda kendine muhalefet edenlere, devlet adabına yakışmayacak daha ağırlarını sarf ediyor!

            Yaşam mücadelesinin başından bu yana vurguladık… Suyuna, Derelerine, Toprağına, Havasına sahip çıkamayanlar, gelecekte özgürlük ve bağımsızlığına da sahip çıkamaz, uğruna mücadele edecek hiçbir kutsal bulamazlar! Bakın etrafınıza şimdi ne oldu? Yaşama ve yaşam mücadelesine sahip çıkın! Var olun!

            Yaşam her daim sizinledir… Yaşayıp yaşamamak sizin elinizdedir!

            Ve unutmayın ki, bu dünyada ne yaşarsak yaşayalım… Hepimiz bir gün, vakti-zamanı geldiğinde çevirim dışı olacağız!

            Onurlu yaşamanın yanında sağlıklı sürdürmek gerek bu süreyi… Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre en çok kullanılan 700 pestisitin 33’ü insan sağlığına çok zararlı, 48’i oldukça tehlikeli, 118’i orta derecede tehlikeli ve 239’u da daha az tehlikeli grupta yer alıyormuş. Ve biz bunları nasıl tüketiyoruz?

            Diyor ya Can Yücel, ”Bana şiirlerinde küfür etme diyorlar usulsüz… Lan bu kadar orospu çocuğunu nasıl anlatayım küfürsüz?..”

            Bunca onursuz ve ‘nitelikli’ yavşak bulunan memlekette nasıl anlatılır başka türlü? Gemiler, adam sanılan bu sıçanlardan dolayı yanacak bilinsin!

            Ve biz bütün bu hengamenin ortasında çayın ve yağmurun memleketi Rize’den kalkıp; Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu hafta sonu, 3-4 Şubat’ta Ankara’da yapılacak olan 36. Kurultayında Parti Meclisi için aday olduk…

           Yeniden Kuvayi Milliye Ruhuyla geleceği inşa edeceğiz! Emekten, Haktan, Hukuktan, Adaletten yana… Karanlıklardan kurtulup, 2019’da HALK’ın iktidarını kuracak; Kuruluşun 100.yılına, kurucu gücün coşkusunu taşıyacağız. Bir Olacağız Birlikte Başaracağız.

            Var mısınız?..