Bu ülkenin ortalama aklı, devlet tarafından ayarlanıyor. Kaynar su ile buz gibi sudan banyo suyu ayarlar gibi ayarlıyor. Bu ortalama aklı sevinçlerine, hüzünlerine de ortak ediyor. O üzülünce toplum komple üzülüyor, o sevinirse toplum da seviniyor. Böylece toplumu yönetmek kolaylaşıyor. AKP, topluma hakim olunca durum değişti. Bütün reflekslerini iki şekilde tezahür ettiriyor. Toplum ferdi kendinden ise ona ekonomik imkanlar da farklı işliyor, hukuk da farklı işliyor, sokakta da farklı işliyor. Kısacası ikiye bölünmüş halkın, ikinci kesimi iktidarca lanetli ilan edilmiş durumda.

İktidar ne kadar ayırım yaparsa yapsın yüz yıllardır gelen ortak bir kültür de her iki kesimde de etkindir. Bu etkin akıl bazı olaylar karşısında ortak hareket eder. Bazen de karşılıklı çatışır. Bu gibi süreçleri çeşitli merkezler adına toplum mühendislerinin yönettiğini de biliyoruz.

Toplumun çeşitli olaylar karşısındaki tepkileri yer yer çifte standart şeklinde tezahür ettiği olmuştur. Özellikle toplumun ahlak değerlerinde bu çifte standart bariz şekilde gözlemlenebilir. Çoğu kez de iki yüzlülük yapar. Küçük bir olay karşısında yakıp yıkan toplum, ülkeyi her taraftan kanatan olaylar karşısında en küçük tepki vermez. Örneğin, 18 yaşını doldurmamış her fert çocuktur. Bunu toplumda bilmeyen yoktur. Ancak bu ülkede yaygın bir şekilde çocuk gelin vardır. Hatta çoğu teslim ettikleri koca, çocuktan çok çok büyüktür, hatta yaşlıdır. Burada fevkalede bir tecavüz suçu işlenmektedir. Ama toplum dilsizdir. Çok yaygın bir şekilde kuran kurslarında taciz tecavüz var, toplum sessizdir.

Tarikat yurtlarında taciz var, tecavüz var ve çok yaygın olmasına rağmen en küçük bir tepki yoktur. Bu ülkenin aileden sorumlu bakanı, çocuğa yapılan tecavüzden sonra “bir kereden bir şey olmaz” diyecek küstahlığı yaptı ve buna da kimseden ses çıkmadı. AKP Başkanı, vakfında bir çok çocuğa tecavüz edilmesine rağmen, o vakfın başkanını milletvekili yaptı, kimsenin gıkı çıkmadı. Bir çok çocuk tecavüz davalarında AKP iktidarı sürecinde hep müsamaha edildi. Hatta neredeyse tecavüzcüler ödüllendirildi.

Bu ülkenin kırsalında yaygın bir şekilde hayvana tecavüz var, çok yaygın bir şekilde ensest ilişki var ve bu şahıslar başka konularda ahlak kahramanı olarak ortaya çıkarlar.

Bir fiil tecavüz edene, tecavüz edene verilen devlet desteğine tepki göstermeyen kitleler, son zamanlarda  bazı yazarlara saldırıyor, linç girişimine kalkıyor. Oysa romanda pedofili sahneleri tamamen kurgulanmasına rağmen, bu yazarlar linç edilmek isteniyor.

Romanlardaki işlenen pedofili konularını asla ve asla ne kaleme alırım, ne de kurgularım. Ancak kurgulayanı linç etmeye de kalkmam. Linç en ilkel ceza ve de insanlık suçudur. Son günlerde iki kadın, bir erkek yazar linç ediliyor. Üstelik sol cenahın bir kısmı bile böylesi linç kültürüne hizmet etti, ediyor.

Pedofili ne kadar insanlık suçuysa, linç de o kadar insanlık suçudur.