Karga Gak Demeden
23-06-2020
Ömer ŞAN

Çok da Tikirinde…

Dünya sarsılıyor… Bütün verilere göre yaklaşık 15 yıl önceden geleceği belli olan salgına karşı durum ortada! Bizim memlekette de siyasiler ‘al sana corona’ der gibi icraatlara girişiyor!..

İnanmıyor musunuz? Bakın, çalışma hayatında önemli değişiklikler geldi… Bütün tepki ve söylemlere karşı işçiler/emekçiler, ‘ihbar ve kıdem tazminatı alamayacak’ hale getirildi!

Sardi mi, sardi!.. Diyeceksiniz ki daha geçmedi taslak! Var mı başka şansı peki?

Yaklaşık 80 yıldır hiçbir siyaset cesaret edemedi, Menderes bile ama bu haftaya nasip oldu (!) işte! İşçinin alın teri, emeğinin hakkı olan kıdem tazminatı ve ihbar tazminatlarına el konuyor!

Hele de Rize’nin İstanbul’dan ithal vekilinin belki de ilk kez Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada dediği gibi, herkes memnundur halinden! Belli değil mi? Rize hep 3-0 gidiyor ya!

Biz de bu arada Rize’deki bağ-bahçe işlerimizi az da olsa yoluna koyup, çayımızı topladık… Çaykur’a satamadık ancak!

“vakti gelmiştir artık/ diyardan demir almanın/ yeşilde okyanus kokusu/ aldan tatlı deniz mavisi/ toprak figan,/ yol revan…” Diyerek, tekrar düştük Ankara yollarına! Derken, uğradığımız kentlerde sıkıntının boyutunu da iyice gördük.

Rize’de 45 gün sonra corona etkili ölüm olması, kentlerde vakaların artışı derken Çorum’da, yaşadığımız arıza nedeniyle 3 gün zorunlu kaldık! İnanın memleketin her köşesindeki sıkıntılar aynı…

Herkes, ‘siz bir yaşıyor iseniz, biz bin yaşıyoruz’ diyor… Herkes biner biner tikirinde sizin anlayacağınız…

Ardeşen Işıklı’da köylüler, denize girdikleri tek bölgede kafes balıkçılığı projesi yapılmasını, ‘kafese girmek istemiyoruz’ diyerek protesto ediyor…

Güneysu Gürgen Deresi boyunca köylüleri ‘yol yapıyoruz’ diye kandırıp HES çalışması yapan şirket, corona önlemlerine aldırmadan işini sürdürürken; köylülerin açtığı davada Bilirkişi Heyeti, Keşif Raporu hazırlayamadı ama yargı süreci devam ediyor!

Arhavi Kamilet Vadisini mahveden ve derenin çamura bulanmasına neden olan HES çalışmalarını sürdüren malum şirket, meğer Fındıklı’nın vadilerine de göz koymuş, keşfe çıkmışlar… Nasılsa onlara corona yok!

***

Güç, kudret, kin ve hırs! Halk iradesini yok saymak…

Tarımda üretimsizlik, tarımı tehdit eden böcek istilaları… Çayda bitmeyen sorunlar! Doğal yaşam alanlarına yapılan saldırılar.

Kapımıza dayanan işsizlik, geçim sıkıntısı ve kıtlık! Hala alışamadığımız salgın… Ve gazetemizin, bu elinizde tuttuğunuz 785. sayısında yaşamın tam da orta yerinden tarihe not düşmelerimiz…

Başlattığımız e-abone uygulamasıyla siz de, e-abone olarak bu zorlu sürece katkı sağlamak isterseniz, yok demeyiz ha! Ve bu güne kadar destek veren, desteğini sürdüren dostlara da teşekkürü borç biliriz.

***

Geçtiğimiz hafta sonu ‘babalar günü’ imiş dünyada… Babalara gelmeyen babaların geçmiş günü de kutlu olsun, yerli işi yani! Ve biz, iyi ki bunca senedir dost biriktirmişiz!

İzninizle 2010’un 31 Ocak’ında sonsuzluğa uğurladığımız babam Hızır Ali Şan’a, bütün babalara seslenmek adına yazmak isterim:

“Bir dağı var her yüreğin/ Kimi buzulda, kimi zemheri/ Yaz baharı sert yamaç kayalar/ Her yürek bir yaslanmalık/ Koca bir el örtüsü toprak…”
Gün oldu alıp gittin başını, boz yeleli o güzel atlara binerek…

Deli gönüllerin kutusunda bir avuç toprağa sığdırabilmek bakışlardaki o gülüşleri.

Unutmak kurutur engin kırlardaki kocaman yürekleri…

Sol göğsümün orta yerinde hala başının sıcaklığı.

Tanıyamadı Ömür Çağlar’ı, o da omuzlarımdan selamını saldı yaşama…
“Eğer, yaptığın işi kendine yakıştırıyorsan, güzel olmuştur” diyordun ya… Bana öğrettiğin doğruluk, dürüstlük ve yaşattığın her şey, bıraktığın onur için teşekkür ederim… Ruhun şad olsun!

***

Başka söze gerek var mı?… Nasılsa her şey tikirinde he!

Öyle ise kimse şikayet etmesin, ederse de çok da tikirinde, bilin…

***

“her yanı/ tomurcuk umudun,/ kıpkızıla boyalı,/ yemyeşilden öte./ tut ki/ sabahın körü,/ ha düştü/ düşecek kırağı…”

Musmutlu, sağlık ve bereketli güzel bir hafta olsun… Hep sevgi yükünde kalın!