Kapitalizm kendi elleriyle ortalığı karıştırıp gömlek değiştirmeye çalışıyor. Evet kapitalizm ne zaman bunalıma girerse gömlek değiştirme ihtiyacı duyar. Ucunda savaş bile varsa onu yapar.
2. Dünya savaşı en son savaşlı gömlek değiştirme süreci idi. 70 yıldır bir kaç defa gömlek değiştirdi Ama savaşsız ya da ufak tefek savaşlarla halletti.
Eğer kapitalizm “savaşa girmeden bu süreci ya tamamlayamazsam” diyerek hazırlık yapıyor.
Hazırlığı Suriye çıkmazıyla derinleştirmeye başladı. Arap Baharı kapsamında ABD, Türkiye’nin Suriye’ye girmesini istedi. Aleni işgal etmesini istedi. O süreçte AKP başkanı henüz güçler ayrılığı ilkesini yerle bir etmemişti. Dolayısıyla öyle “gir” demekle anında giremezdi. Giremedi de….
AKP iktidarı ABD ile aynı düşünüyordu esasında. Tek başına bir güç değildi o süreçte.
Suriye’ye girersin giremezsin süreci yaşanırken Rusya devreye girdi. “Ben izin vermeden kimse Suriye’de bir şey yapamaz” dedi. Hatta ABD’ye sert yaptı. ABD ile Rusya masaya oturdular. Kısacası ABD ve Rusya Ortadoğu’da anlaşmış durumdalar. Her ikisi de yasal ve yasal olmayan yollarla silah satıyor Ortadoğu’ya…
Ve umurlarında bile değil oralarda insanların ölmeleri, göç etmeleri, büyük trajediler yaşamaları…
Bu coğrafya’da büyük bir kaos yaratıp trilyon dolarlara varan silah satışları yapıyorlar. Silah sıkan bütün devletler, örgütler onlar için müşteridir. Dünyanın en büyük cirosu savaş satışından elde edilen cirodur.
ABD ile Rusya anlaşınca Türkiye Ortadoğu’dan soyutlanmış oldu. ABD ile anlaşması suya düşmüştü.
Bu defa ben Suriye’ye gireceğim demeye başladı.
Oysa ABD nefes alma desin almayacak pozisyondadır. Esmek gürlemek pazarcı ağzından başka bir şey değildir. Gel vatandaş gel, gaza gel, hizaya gel, oya geldir, esmekler gürlemekler.
AKP’nin ne PKK ile sorunu var, ne ABD ile sorunu var, ne FETÖ ile sorunu var, ne de Avrupa ile.
Hepsini organize eden NATO’nun gladyosudur. Kontr-gerilladır.
AKP’başkanının konuşmasından, yürüyüşüne kadar, gezilerine, uluslararası görüşmelerine, uçağa alacağı gazeteciye kadar burası planlıyor.
Yani ABD’nin derin devleti, kendisinin göstermelik devletine posta koydurtuyor.
Avrupa ülkelerine tek tek, Avrupa’ya toptan posta koyduruyor.
Kapitalizmin krizi tehlikede olduğu için AKP başkanıyla bir savaş açılımı yapar da kapitalist sistemi, sömürü sistemini kurtarabilir miyiz hesabındalar…
AKP başkanını 3. Dünya savaşını çıkartmak için bileliyorlar parlatıyorlar. Dünya ülkelerine baktığımızda bu iş için en yakın kişi kendileridir. NATO yanlışlık falan yapmadı Atatürk’ün resmi ile onun ismini yan yana koyup hedef göstermeyi…
Dincilerin ezici çoğunluğuna hakim olan zat, bu eylemle Mustafa Kemal Atatürk destekçilerini de etkisi altına almış olacaktır, çalışmaya göre.
Çünkü büyük bir savaş misyonu yüklenecek kişi halkına tam hakim olmalıdır.
Kapitalizm büyük bir organizasyon içinde ise, A’dan Z’ye kadar planı vardır.
AKP başkanı 2002 Yılında “biz değiştik” dediği noktadadır.
Onların biz değiştik demelerinden ben “ABD’den icazet aldık, ne isterseniz vereceğiz” sözünü verdik olarak anlamıştım.
Sonuç olarak AKP bir ABD derin devleti projesiydi, o görevini gururla sürdürüyor. Ben derin devletin yaptığını ciddiye alırım. Göstermelik yapay devletin yok “FETÖ’yü verin” Rezza’mı öttürmeyin yaygaraları laf olsun torba dolsun dur.
Rusya’dan S-400’leri aldırır, Avrupa’ya bir kaçını attırır, al sana 3. Dünya savaşı… Avrupa’yı da Afrika’laştırır böylece. Yani Avrupa’nın ganimetine konar ABD… Bunalım’da atlamış olur.
Milyonlarca insan ölür, milyonlarca evsiz kalan olur, milyar dolarlar harcanır.
Kapitalizm insanlığın en büyük düşmanıdır.
