Yozgat Sorgun ilçesinde faaliyet gösteren bir kömür ocağında çalışan 140 maden işçisinin 3 aydır maaş alamadıklarını ve evlerine ekmek götürmekte zorlandıklarını dile getiren Cumhuriyet Halk Partisi Yozgat Milletvekili Ali Keven işçilerin mağduriyetinin acilen giderilmesini ve yetkililerin sorumlu davranmasını istedi.

“İşletmede çalışan işçiler 3 aydır maaş alamıyorlar. Bu durum daha önce basında da yer buldu. İşçilerimizin ve ailelerinin daha fazla mağdur olmamaları için şirket yetkililerinin biran önce işçilerle görüşerek bu mağduriyete son vermeleri gerekmektedir. Yetkili kurumlar derhal harekete geçmeli ve işçilerden kesilerek oluşturulan ama bugüne kadar hep birilerine kaynak olarak aktarılan İşsizlik Fonu’ndan işçilere ödeme yapılmalı” diye konuşan Keven, ülke ekonomisinde yaşanan krizin yetkili makamlarca hala görülmek istenmediğine tepki göstererek hem işçilerin hem de üreticinin, esnafın yaşadığı mağduriyetlerin daha da büyümeden giderilmesi gerektiğini söyledi.

“Daha önce Yerköy ilçesinde bulunan seramik fabrikasında üretime 2-3 aylık bir ara verildi. Yine bir diğer istihdam üreten fabrikamız çimento fabrikası işçi çıkarmakta. Ekonomide ki daralma her sektörü vuruyor. Ümit ediyoruz ki daha fazla işçi çıkarmalar yaşanmaz. Çalışanların maaşı alın teri kurumadan ödenir. Son olarak Sorgun’da maden işçileri 4 Aralık Madenciler Günü’nde evlerine ekmek götüremediler. Yine Sorgun Şeker Fabrikası’nda çalışan 110 taşeron işçi seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Fabrikanın devir işlemi tamamlanınca işten çıkarılma korkusu yaşıyorlar. Özelleştirilen 9 şeker fabrikasından şu ana kadar 530 işçi işten çıkarıldı. “İşinizden ekmeğinizden olmayacaksınız” diye yalan söylediler şimdi gelip işçilerin yüzüne dahi bakamıyorlar. Saray’dan bakınca ülkede sorun yok ama Sorgun’dan Yozgat’tan Anadolu’dan bakınca işten çıkarmalar, ödenmeyen maaşlar, ürününü satamayan çiftçiler görünüyor. Halkın olduğu taraftan bakınca maalesef işsizlik, artan enflasyon, kredi borçları ve kapanan işyerleri görünüyor. Devekuşu gibi kafayı kuma sokmak bu gerçekleri maalesef değiştirmiyor. Siyasi iktidarca kalıcı ve kapsayıcı bir çözüm hâlâ dile getirilemedi. İşin ciddiyetini fark etmeyen ve günübirlik bir siyaset izleyen bir yapı var karşımızda. Halâ ülkede düşmanlık ve ayrımcılık pompalanıyor. Halâ birlikten değil kamplaşmadan nemalanmaya çalışıyorlar. Biz ekonomiyi düzeltin diyoruz onlar tek parti döneminden bahsediyor. Biz kapanan işyerlerine el uzatın diyoruz onlar köprü yaptık diyorlar. Baktılar yıllık enflasyon % 25’e yaklaşıyor, hemen Kasım ayı enflasyonunu % 1,44 düşmüş gösterdiler. Gelin pazarda gezelim enflasyon düştü mü düşmedi mi görelim diyoruz ona bile gülerek karşılık veriyorlar. Yani karşımızda halkın sorunlarına çözüm üretecek sağlıklı bir yapı yok. 16 yılda  tefecilere, faiz lobisine 159 milyar 290 milyon dolar sadece faiz ödeyen bir zihniyet var karşımızda. Ekonomi, yüksek faizli aşırı borçlanmayla oluşturulan rantiyeci modelden kurtarılmalıdır. Üretime, tarıma, esnafa, işçiye, emeğe değer veren bir üretim ekonomisi modeli temel alınmalı ve Cumhuriyet’in kendi kendine yeten tarımsal kalkınma modeliyle, yerli üretimle, ulusal sanayiyle ve toplumsal birlik ve beraberlikle ülkemizi yeniden kalkındırmalıyız” diye konuştu.