Karga Gak Demeden
26-11-2019
Ömer ŞAN
Ya Şeytan Olmasaydı?
Bütün dinlerin, din sömürücülerinin, tarikatların ve dahi bütün bunları kendine biçen bütün siyasilerin günah keçisidir şeytan! Her günah, her yanlış ve aldanılan her durum şeytana uymakla örtülür… Lanet icatlar hep şeytanındır! Bir türlü kendi imanını, itikadını sorgulamaz bu sömürgenler…
Tecavüzü, çocuk istismarını, kadın cinayetlerini, yolsuzluğu, haksızlığı ve dahi bilumum yavşaklıkları da şeytana yamarlar…
Bakın ülkenin en yakın zamanına… Ne kadar kandırılma, ‘Allah affetsin’ demeler var! Ne kadar çocuk tecavüzü, hayvan tecavüzü, kadın cinayeti ve türlü bilumum aşağılık varsa hepsinde bir şeytanlık var!.. Yok mu, yoksa?
Dün mesela… Dün, yani 25 Kasım, Dünya Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü idi… Ancak eldeki verilere göre 2019 yılında en az 378 kadın öldürülmüş.
Ama unutmayın ki… Kadınlar ölürse, toplumunun yüreği söner!
Tam da aynı gün, belki de geleceğe ışık tutacak çok önemli bir karar alındı memlekette! Tüm partiler anlaşarak, ‘Kenan Evren’ adının her yerden silinmesi kararlaştırıldı.
Ama sadece bu ha…
Mesela, Ergün Poyraz’ın, “Bu nasıl vicdan? İnsanlar çöpten ekmek toplarken, yokluktan ve açlıktan intihar ederlerken, Emrullah Turanlı’ya Varlık Fonundan 93 milyon dolar nasıl verilir” diye sorması var!
Kimse yanıtladı mı bu soruyu? Diye sorduk, ses çıkmadı!
Ardından sosyal medyada soruyor vatandaş ve ekliyor: “Siz yokken, ‘tek adam rejimi’ yoktu, Fetö-İşid ile 6 milyon şeriatçı göçmen, liyakatsiz cahil yöneticiler yoktu! Kaz Dağları-Salda, bizimdi. Ali İsmail-Berkin hayattaydı! İntihar eden aileler yoktu. Kamu mallarına çökülmemişti. Egemenlik, kayıtsız şartsız Ulusundu! Siz yokken, biz çok mutluyduk!” Diye… Ama tartışılır, mutluluk kısmı!
Ancak, soru sormak yerine bilgiyle paylaşalım… Geçen hafta sonu düzenlenen yeni yasa tasarısına göre; Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların sağlık giderlerini devlet karşılayacak! Eşleri, çocukları, anne ve babaları da bu haktan ömür boyu yararlanacak! Ücretsiz 12 adet implant dahil 5 yıldızlı sağlık harcamaları Cumhurbaşkanlığı bütçesinden karşılanacak…
Bildunuz mi… Çoook eskiden, ‘Sarayın doktorları’ vardı… Şimdi ise ülkenin bütün hastane ve doktorlarına el koydular, sanki! Oylen mi?
Yeter mi, yetmez… 2020 Bütçesi, 139 milyar Lira açıkla görüşülmeye başlanmış! İşte asıl bütün felaketlerin kaynağı bu… Açık Bütçe, yani… Bütçe derhal denkleştirilmelidir!
Açık Bütçe sonuçlarını kısaca sıralayalım… Adalet Bakanlığı verilerine göre; 2002 yılında 8 milyon 613 bin 759 adet icra dosyası bulunuyordu… Bu sayı Kasım 2019 itibariyle 21 milyonu aşmış durumda… 21 milyon ha!
Mesela işsiz sayısı 2002’de 2 milyon 464 bin iken Temmuz 2019’da 4 milyon 596 bin olmuş. İşsizlik oranı 2002’de yüzde 10.3 iken yine Temmuz 2019’da yüzde 13.9 olmuş! Brüt Dış Borç Stoku 2002’de 129.6 milyar dolardan Ekim 2019’da 446.8 milyar dolara yükselmiş…
2002 yılından bu yana 273 kuruluşta hisse senedi veya varlık satış-devir işlemleri yapıldı! Bu kuruluşlardan 268’inde kamu payı kalmazken; 1986 yılından AKP’nin iktidara geldiği 3 Kasım 2002’ye kadar 8.2 milyar dolarlık özelleştirme yapılırken, 2002’den günümüze toplam 62 milyar dolarlık satış gerçekleştirildi.
Elde ne var?
Varın siz hesabını veya hesaplarını yapın…
Kendini güvenilir sayan, pek de okuyup itikat göstermediğimiz, daha doğrusu pek de işimiz olmayan üstat ağabey, kendi doğrulatmadığı söylentide kalan, askıda ifadelerle, söze güvenerek, yuvarlak kelimelerle iddialar ortaya atıyor ama arkasında duramıyor…
Ama birileri kendi aleminde. Bir bakıyorsunuz yandaş medya gazetelerinin dördünde birden Muharrem İnce açıklamaları… CHP’ye giydirme haberleri…
Parti içindeki su taşıyıcıları da ayrıştırmak gerekmez mi? İsmet Paşa’nın dediği, “Hiç bir memleket yoktur ki, içinde bizim kadar hain yetiştirebilsin” sözü aynı zamanda bir şeyler anımsatır mı?
Tartışmalarda adı geçen Uğur Dündar, kendini ‘zorunlu’ hissederek, “Bana haberi getiren kişi Tuncay Özkan değil” demiş… Ne kadar ilginç değil mi? Nereden çıkardılar şimdi bu ismi? Neler oluyor, bir bakılsın etrafa!
Ama bir bakıyorsunuz, ‘o da bu kumpasın tam ortasında’ diye not ulaşıyor uzmanlara… Ve bu kumpasın tezgahçılarına dikkat çekilip, ilk günden beri kimler kamuoyunu yönlendiriyor, diye bakmak gerekir!.. Ve dikkat edilmeli ki; her gün yeni bir iddiayla, imayla, yeni bir isimle kumpasın uzamasını sağlayarak, CHP’yi bataklığa çekiyorlar… Notuna da dikkat çekiliyor!
Biz dönelim yüreğimize… Umudu ve sevgisi tükenmez, yüreği ve hayalleri enginlere uzalı, akıl ve bilimin ışığını hiç söndürmeden, geleceğin ufuklarını hep açık tutan,;Çocuklarımız ve geleceğimizi emanet ettiğimiz, yolundan dönmeyen bütün öğretmenlerimizin günü, bir kez daha kutlu olsun…
Şeytanları ölsün, sığınmacıların!
